bugün

sahilde otururken bir deniz kabuğu. atamıyorum allahsız kitapsız atamıyorum.
Kurtulmak gerekilen şeyler gibi düşünülebilir. ama saçma. Bazı durumlara basit yaklaşmak gerek. Yaşandı, hediyeleşildi, beğenildi.. Bitti.

Saati her gün takıyorum, ayakkabıları giyiyorum, kitapları açıp açıp okuyorum, peluş her gün yanımda.. E ne yapayım? Eşyalardan kurtulunca tüm o duygulardan da kurtuluyor musunuz sahiden? Üstelik bu şeyler size zamanında önemli gelirken şimdi onlara önemsiz şeyler gibi yaklaşmanız da çok büyük riyakarlık değil midir? Koyun kenara, iyi- kötü bir şeyler hatırlatır. Zararı yok. Nesnelere yüklemeyin hatırınızda kalan her şeyi de canım.
Eski sevgilidense güzel bir şeyse giyilmeye devam edilir. Mesela gömlekler var eski kız arkadaslarımın aldıgı sagolsunlar hala giyiyorum ama en son kız arkadaşımın aldığı şiir kitabını yeni flörtüme verdim mesela. Saati de satıcaktım ama kedim sağolsun düşürüp kırdı.
Bilimum bebek giysisi.
Arkadaşların, eşin, dostun bebelerine alırım ve bir türlü gidemem.
Bebe, eşşek kadar olur ve tabii ki o zıbınların, tulumların anlamı ve geçerliliği kalmaz.
Bu sefer boya kalemi, oyuncak, kitap mitaba dünyanın parasını harcarım...pöfff!