bugün

melankolik, depresyonel yapısıyla dikkati üzerine çeken bu müzik tarzının dinleyeninin de yine melankolik adamlar olması gayet doğal. evet neresi eşcinsel diyorsunuz, şimdilik bir şey yok. ama durun hele.

bu müziğin dinleyenlerinin sadece kendine melankolik olmaması, etrafta sürekli çok acı çekiyorum, ben çok yalnızım, kimse beni sevmiyor tripleriyle fink atması bir eşcinsellik belirtisi mesela. sırf dikkat çekmek için girilmiş bu ergenimsi tripler, boş ağlayışlar, devrik cümlelerle yazılmış kolpa şiirler falan filan derken, doom metal'in insanı sosyal yaşamdan koparıp eşcinselliğe ittiğini görmezden gelmemek olmaz.

erkek adamın ben çok yalnızım, çirkinim, acı çekiyorum, sevgilimden ayrıldım onu çok seviyordum ona şarkı yazmalıyım demesi ne kadar normal karşılanabilir. illaha bunalım bir şeyler dinlemek istiyorsanız arabesk dinleyebilirsiniz. insanı ne homo triplere sokar, ne de arkadaş çevresinden soyutlayıp, über doom metalci ağlak adamlarla tanışıp daha da homoseksüel olmasını sağlar.
(bkz: olmamış diyor ve on üzerinden üç veriyoruz)
doom metalin d'sinden anlamayanların kurdukları cümle.
bir insanın müzik zevkiyle cinsel kimliği arasında bağlantı kurabilenlerin, hem bu müziği hem de eşcinselliği/eşcinselleri aşağılamak için yaptığı tespit gibi bir şey.

nice eşcinsel tanıdım; kimisi pop, kimisi rock, kimisi elektronik, kimisi jazz, kimisi etnik müziklerden hoşlanıyordu. bu nedir yani?
(bkz: doom metal dinlemeyenlerin eşcinsellik eğilimi)

(bkz: herhangi bir insanın eşcinsellik eğilimi)