bugün
- 21 eylül 2024 fenerbahçe galatasaray maçı130
- fenerbahçe8
- sözlükte nefret ettiğiniz yazarlar ve sebepleri16
- siber güvenlik başkanlığı10
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı12
- sözlük erkeklerinin arabaları10
- bimde çalışanda akıl var mı16
- okan buruk14
- sudekiray13
- fenerbahçe taraftarı18
- seks kasedinizi yaymakla tehdit edilse naparsınız10
- herkes uyudu mu8
- mert hakan yandaş9
- jose mourinho14
- aranızda medyum olan var mı13
- 21 eylül 2024 fenerbahçe'ye verilen penaltı10
- sari renkli seker9
- narin güran18
- fb gs'yi yensin götüme rakı şişesi sokarım8
- cumartesi gecesi fenerli yazarlar kucağa oturacak8
- eve çağıran erko22
- anın görüntüsü27
- b'u r c u24
- neden sürekli kabız oluyorum17
- ya tarkan da ölürse10
- fenerbahçe galatasaray derbi sonucu ne olur15
- metin arolat31
- amca diyen kasiyer kız8
- otobüste uyuyamamak8
- bugün bir değişiklik yapalım bilgi entrysi girelim25
- kocam ol diyen kadın9
- bel çevreniz kaç cm12
- hangi sözlük kızıyla ne yapmak isterdin22
- nickli başlık açanlar kucağa alınacak12
- sağ yan ağrıması8
- hasta olsam geçmiş olsun der misiniz9
- bursa da başı açık öğretmen istmeyen okul müdürü19
- geçmiş olsun menuet13
- arkadaşlar beni neden insta'dan takip etmiyorsunuz12
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz11
- notaların cinsel ilişkiye girmesi10
- derbi sonrası mourinho'nun istifaya davet edilmesi11
- zafer partisi8
- uludağ sözlük discord grubu12
- sahilde eğlenen suriyeli genç erkek kardeşlerimiz14
- sözlükte tek destekçimin true olması8
- kuresel ikinma'nın ne biçim yetkili olması11
- çekrekliğe bi vursak yüzde 75i boşa gider10
- türk sevmeyip afgan ve suriyeli seven yazarlar17
- kuresel ikinma'ya yetkili diyen zavallılar10
sanat camiasının bir takım balon "ünlülerinin" içinde bulunduğu durum. kimi yazarları da buna dahil etsek hiç de yanlış yapmayız. bok gibi kitap yazıp korsanı çıkınca "emeemizi çalıyörler" diye zırlıyorlar.
çok mallıklarını gördük, kanıksadık ama geriye dönüp bakınca insanın siniri hopluyor yine de. mesela fizy'yi kapattırdılar yahu bi dönem! adam sanıyo ki onun şarkısı ekmek su gibi bir şey dinleyici için. amına kodumun salağı, insanlar şöyle düşünüyor: "arkadaşım beleş olursa oh ne ala dinlerim ama sen yok telifti, yok korsandı, yok dijital ortamdı diye kafamı sikeceksen, dinlemesem ölecek değilim ya, sikimden aşşağı, fiziyi kapattın, korsanı yasakladın, yaktın diye gidip deliler gibi bütün asgari ücretimi orjinal kitap ve albüme harcayacak değilim, ne halin varsa gör.." olay bu kadar basit.
aynı şekilde "korsan kitabım çıkmış vay emek hırsızı puştlar" diye ağlayan yazarlar... peki tamam kitap orjinal değil, eyvallah da, yazar orjinal mi baba? sen orjinal misin? her kitabın korsanı basılmıyor. nerede piyasa kitap var onun korsanı basılıyor. sen hayatında hiç kitap okumamış, gerçek anlamda bir okur olamamış insana "malını" satmanın binbir türlü yolunu arayıp buluyorsun, şehrin tüm billboardlarına reklam verebiliyorsun, olmadık insanlara kitabını öyle veya böyle satıyorsun, katır yüküyle mangır kaldırıyorsun sonra korsanı çıkınca emek hırsızlığı diye tatava yapıyorsun. sen hakediyosun bunu ama hergele! ben korsan kitap satan yerlere de bakıyorum, asla güzel kitapların korsanı çıkmıyor arkadaş yaa! tesadüf mü bu? nerde boktan, piyasa yazar var onun kitabının korsanı çıkmış. daha ne kadar kazancaksın, amacın nedir, holding mi kuracan güzel kardeşim kıytırık kitabının karıynan!
öte yandan telifin mantığını da asla anlamıyorum. adam fi tarihinde bir şarkı yapmış, onun ekmeğini yiyerek sonsuza kadar jakuzide yaşamak istiyor. başka hiçbir meslekte yok bu kavram. mesela bir öğretmen "yahu ben 3 sene önce polinomları çok süper anlatmıştım bir derste, o kadar güzel anlattım ki, artık nerede polinomlar konusu anlatılsa bana da telif ödenmesi lazım.." diyebiliyor mu, mesela domates toplayan yevmıyeci çıkıp "abi 5 yıl önce öyle mükemmel domata topladım ki tarla saabının ağzı açık galdıydı, işte o emeemden dolayı bana hala para ödenmeye devam edilmeli, yoksa bana haksızlık olur, emek hırsızlığına girer bu!" diye kafa sikebiliyor mu! öğretmen her gün gidip dersini anlatıyor, domates toplayan ırgat her gün gidip hayatını tekrar tekrar kazanıyor. ne demek lan! sikerim seni de emeğini de! performans yapacaksın arkadaş, konser vereceksin, konserden kazanacaksın paranı... anasının amı zamanı bir şarkı yapmışın hayatında bi kere, o da nasıl olduysa çok tutmuş hala onun ekmeğinin peşindesin. hay sıfatıya sıçam ben senin!
"ama biz üreten insanlarız, sanatçıyız, edebiyatçıyız telif olmasa geleceğimizden nasıl emin oluruz, nasıl tekrar sanat, edebiyat yapabilirz" mi diyorsunuz? o zaman şimdi kazanıyorken gidip bağ-kur primlerinizi yatırın 10 yılda emekli olursunuz, kafanız rahat olur. hani ikide bir dalkavukluk yaptığınız, "beni sizler varettiniz" dediğiniz halk var ya, aynen böyle yapıyor, yatırıyor primini, emekli oluyor. biraz da sizi varedenleri örnek alın. hatta haliniz vaktiniz yerinde, bankaların bir sürü bireysel emeklilik siki var, gidin onlara başvurun. adam bi şarkı yapmış, bi kitap yazmış onunla 100 yaşına kadar, geberene kadar, sefahat içinde yaşamanın kavgasını veriyor, hayret bir şey ya, hiç utanmaları da yok.
emek hırsızlığıymış! pezevenk, sen emeğin ne demek olduğunu biliyor musun ki, emek hırsızlığından dem vuruyorsun, göt! bütün dünya emek hırsızlığı üzerinde dönüyor, şarkında kitabında buna dair tek bir laf edebildin mi, herhangi bir duruş gösterdin mi bugüne kadar bu konuda? iki kitap daha fazla satayım, şarkımdan 3 kuruş daha fazla kazanayım diye bir anda en azılı emek savunucusu kesiliverdin! suratına tükürülecek adam değilsin lan yemin ediyorum!
çok mallıklarını gördük, kanıksadık ama geriye dönüp bakınca insanın siniri hopluyor yine de. mesela fizy'yi kapattırdılar yahu bi dönem! adam sanıyo ki onun şarkısı ekmek su gibi bir şey dinleyici için. amına kodumun salağı, insanlar şöyle düşünüyor: "arkadaşım beleş olursa oh ne ala dinlerim ama sen yok telifti, yok korsandı, yok dijital ortamdı diye kafamı sikeceksen, dinlemesem ölecek değilim ya, sikimden aşşağı, fiziyi kapattın, korsanı yasakladın, yaktın diye gidip deliler gibi bütün asgari ücretimi orjinal kitap ve albüme harcayacak değilim, ne halin varsa gör.." olay bu kadar basit.
aynı şekilde "korsan kitabım çıkmış vay emek hırsızı puştlar" diye ağlayan yazarlar... peki tamam kitap orjinal değil, eyvallah da, yazar orjinal mi baba? sen orjinal misin? her kitabın korsanı basılmıyor. nerede piyasa kitap var onun korsanı basılıyor. sen hayatında hiç kitap okumamış, gerçek anlamda bir okur olamamış insana "malını" satmanın binbir türlü yolunu arayıp buluyorsun, şehrin tüm billboardlarına reklam verebiliyorsun, olmadık insanlara kitabını öyle veya böyle satıyorsun, katır yüküyle mangır kaldırıyorsun sonra korsanı çıkınca emek hırsızlığı diye tatava yapıyorsun. sen hakediyosun bunu ama hergele! ben korsan kitap satan yerlere de bakıyorum, asla güzel kitapların korsanı çıkmıyor arkadaş yaa! tesadüf mü bu? nerde boktan, piyasa yazar var onun kitabının korsanı çıkmış. daha ne kadar kazancaksın, amacın nedir, holding mi kuracan güzel kardeşim kıytırık kitabının karıynan!
öte yandan telifin mantığını da asla anlamıyorum. adam fi tarihinde bir şarkı yapmış, onun ekmeğini yiyerek sonsuza kadar jakuzide yaşamak istiyor. başka hiçbir meslekte yok bu kavram. mesela bir öğretmen "yahu ben 3 sene önce polinomları çok süper anlatmıştım bir derste, o kadar güzel anlattım ki, artık nerede polinomlar konusu anlatılsa bana da telif ödenmesi lazım.." diyebiliyor mu, mesela domates toplayan yevmıyeci çıkıp "abi 5 yıl önce öyle mükemmel domata topladım ki tarla saabının ağzı açık galdıydı, işte o emeemden dolayı bana hala para ödenmeye devam edilmeli, yoksa bana haksızlık olur, emek hırsızlığına girer bu!" diye kafa sikebiliyor mu! öğretmen her gün gidip dersini anlatıyor, domates toplayan ırgat her gün gidip hayatını tekrar tekrar kazanıyor. ne demek lan! sikerim seni de emeğini de! performans yapacaksın arkadaş, konser vereceksin, konserden kazanacaksın paranı... anasının amı zamanı bir şarkı yapmışın hayatında bi kere, o da nasıl olduysa çok tutmuş hala onun ekmeğinin peşindesin. hay sıfatıya sıçam ben senin!
"ama biz üreten insanlarız, sanatçıyız, edebiyatçıyız telif olmasa geleceğimizden nasıl emin oluruz, nasıl tekrar sanat, edebiyat yapabilirz" mi diyorsunuz? o zaman şimdi kazanıyorken gidip bağ-kur primlerinizi yatırın 10 yılda emekli olursunuz, kafanız rahat olur. hani ikide bir dalkavukluk yaptığınız, "beni sizler varettiniz" dediğiniz halk var ya, aynen böyle yapıyor, yatırıyor primini, emekli oluyor. biraz da sizi varedenleri örnek alın. hatta haliniz vaktiniz yerinde, bankaların bir sürü bireysel emeklilik siki var, gidin onlara başvurun. adam bi şarkı yapmış, bi kitap yazmış onunla 100 yaşına kadar, geberene kadar, sefahat içinde yaşamanın kavgasını veriyor, hayret bir şey ya, hiç utanmaları da yok.
emek hırsızlığıymış! pezevenk, sen emeğin ne demek olduğunu biliyor musun ki, emek hırsızlığından dem vuruyorsun, göt! bütün dünya emek hırsızlığı üzerinde dönüyor, şarkında kitabında buna dair tek bir laf edebildin mi, herhangi bir duruş gösterdin mi bugüne kadar bu konuda? iki kitap daha fazla satayım, şarkımdan 3 kuruş daha fazla kazanayım diye bir anda en azılı emek savunucusu kesiliverdin! suratına tükürülecek adam değilsin lan yemin ediyorum!
bu tribe giden adamların albümlerinde de genellikle 3, bilemedin 5 şarkı oluyor. bu şarkılardan hemen hemen hepsi bok gibi oluyor, çok nadir bir güzel şarkı, en iyi ihtimalle 2 şarkı güzel şarkı çıkıyor. güzel dediysek, 2 yıl sonra unutulacak cinsten. bana çıkıp da life could be dream yazmıyorlar yani. onu yazsa değil 10, 50 lira feda olsun.
hatta bazen abartıp tek şarkılık albümü 10 liraya satmaya yeltenen denyolar da çıkıyor ara sıra. sonra vay efendim emek hırsızlığı... hangi emek lan deyyus! sıkıyorsa içinde bir güzel şarkı olan 5 şarkı + 3 remixlik albümü 10 liraya satmak yerine şarkılarını tek tek satsana? yemez di mi?
mesela bak ismail yk'ya. adam bir albüm yapıyor, allah seni inandırsın 20-30 şarkı koyuyor. hiçbir zaman da emeğim çalınıyor diye şikayetlenmiyor. çünkü her albüm çıkardığında çok satanlara giriyor. belki tarzı bize göre değil ama adam işini hakkını vererek yapıyor. hakkını da alıyor.
hatta bazen abartıp tek şarkılık albümü 10 liraya satmaya yeltenen denyolar da çıkıyor ara sıra. sonra vay efendim emek hırsızlığı... hangi emek lan deyyus! sıkıyorsa içinde bir güzel şarkı olan 5 şarkı + 3 remixlik albümü 10 liraya satmak yerine şarkılarını tek tek satsana? yemez di mi?
mesela bak ismail yk'ya. adam bir albüm yapıyor, allah seni inandırsın 20-30 şarkı koyuyor. hiçbir zaman da emeğim çalınıyor diye şikayetlenmiyor. çünkü her albüm çıkardığında çok satanlara giriyor. belki tarzı bize göre değil ama adam işini hakkını vererek yapıyor. hakkını da alıyor.
(bkz: serdar ortaç)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar