bugün

ülkenin büyük bir çoğunluğunun yaşamakta olduğu durum. bu durumda olan aileler genelde seçim önceleri bayram etmektedir. nohutla beraber yakacak kömür verilmesi ise bir lüks yaşam belirtisidir. bir yanda uçağının masrafı için zam isteyen vekilim, bir yanda bir somun ekmek için fırıncının gözüne bakan fakirim. peki biz arada kalanlar? bana dokunmayan yılan bin yaşasın düşüncesini bürünmek yakışır mı bize? yakışsın yakışmasın bana ne hemşerim elalemin derdinden bize ne? önce kendi aç karnımız bi doysun sonra başkasının derdine yanarız belki. hem bu benim derdim değil ki aç olanların derdi. boşuna mı vekil seçtik? halletsinler işte.

olmuyor işte olmuyor. komşusu açken tok yatan bizden miydi? ey ümmet-i muhammed titre ve kendine gel!
Başlık açıldığında Türkiye şu günden daha iyi bir durumdaymış. Her seçim döneminde dağıtılan nohutun fiyatı bu sene gerçekten cep yakıyor. 2007, 2010, 2011 ve 2015 seçimleri öncesi dağıtıldı nohut ve her seferinde "istikrar gelecek", "ekonomi şahlanacak" vaatleriyle kandırıldı bu halk. Ekonomi nasıl şahlandıysa artık türk halkı bir torba nohuta muhtaç olmaya devam ediyor. insanlara seçim yatırımı olarak torba torba dağıtılan nohutun parasının ise yine kendi cebimizden çıktığını fark edemiyor oluşumuz en acınacak halimiz.