bugün

dün şahit olduğum hadise. evden bakkala indim ekmek almaya, bime gitmedim lan vala tamam fakiriz ama ekmeğimizi bakkaldan alıyoz. tam bakkaldan çıkmak üzereyken arkadaşlarımı gördüm bimin orda arkalarından seslendim. evimde öle biyerdeki fakiriz diye bime en yakın olan yerden tuttuk mınakoyim. derken ben bunların arkasından seslendim tam bimin önünde durdular bunlar. nabıyosunuz falan filan derken tamda o anda bizim okulun burnundan kıl aldırmayan, sanki dünyayı kendi yaratmışçasına triplere girebilen kokoş kızı özge kapıdan çıktı. direk buna ne arıyon la sen burda sen buralara gelen insanları horlayan kız değil misin der gibi bakış attım eli ayağına dolaştı bu amına kodum kızının poşetleri yere düşürüyodu nerdeyse kendine gel la der gibi tekrar bakış attım dudaklarını öne eğerek bunu kimseye söyleme nolur der gibi bakışla cevap verdi ve sonrasında hafiften koşarak uzaklaşmaya başladı. anlamadığım bu kız elinden ruju, allığı vs. düşmeyen bi kız ve poşetin içinde (bkz: dost tava yoğurt)vardı bende hala yüzünün neresi sürcek olum onu diye düşünüyom işte.
not:ne çok kokoş varmış la sözlükte.
Kokoşta olsa en nihayetinde o da bir insandır. Hor görmemek lazımdır. Girsin, alacağını alsın, çıksındır.