bugün

evet, orada yalnız başına duruyordur o. sanki bir şeyler bekliyor ve beklediği şey de sizmişsiniz gibi.
yakınınızdadır... o sizi görmese de siz onu görüyorsunuzdur. masum yüzüne öylece kitlenmişsinizdir.

yanına yaklaşsam ve \'merhaba\' desem ne der acaba?
hah! soru mu bu. tersleyecek değil ya. o da ani bir şekilde şaşkınlıkla gülümseyerek merhaba diyecektir muhtemelen.
e sonra da bi şeyler demeliyim tabii. herhangi bir şey...
ama söyleyecek bir şey yok ki!
kesin sesim titrekleşecek, aklım ve dudaklarım kilitlenecektir... ben biliyorum kendimi.

merhaba dedikten sonra \"seninle bir şey konuşabilir miyiz?\" diye de devam ettin diyelim.
bu ani girişten dolayı belki önce ürkecek, şaşkınlığı artacak ve gözlerinizin ta içine bakacaktır. baktığı her saniye yeni bir kurşun saplanacaktır kalbinize.
evet, tam sırasıdır işte bir şeyleri itiraf etmenin. ne olacaksa olsun artık!

ben sanırım sana aşık oldum. ıhımhh yok yahu, sanırım da ne demek?
en iyisi herkes gibi \'benimle çıkar mısın\' diyeyim. ama bu da ona olan hislerimi bayağılaştıran bir söz olur. hem çıkmak ne ki. deli gibi aşık oldum işte.

aylar öncesinde bir kez gülümsedi ve yalnızca o gülümsemeye aşık oldum ben. unutamıyorum da... onu öylesine seviyorum ki, yalnızca yüzünü canlı canlı görebilmek bile dünyanın en huzur verici şeyi. orada dursun ve sonsuza kadar izleyeyim. böyle aptalca bi durum işte.
ya da birden karşısına çıkıp sadece \"seni seviyorum\" mu desem? yok, bu da olmaz be.
ha buldum. sakince yanına yaklaşacam ve hiç bir şey olmamış gibi aniden dudaklarını öpeceğim.
hahhah! aklıma gelen en saçma fikir bu. topla lan kendini. romantik bi aşk filminde falan değilsin..
off be nasıl bir duvar örüyorsun etrafına öyle? nasıl başarıyorsun bunu? seninle konuşmak ve iletişime geçmek imkansız.
evet, hiç bir yolu yok bunun...

en iyisi gidip, seni hayal etmeye devam edeyim. hayallerde daha güzel ve özelsin.
şimdi de olmayacak galiba. zaten karşıdan yavaş yavaş tren geliyor. farklı vagonlara bineceğiz.
Yaptıklarınız için pişman olabilirsiniz, ya yapmadıklarınız için?
insanlar hoşlandıkları kişiyle çekinmeden açıkça ve kibarca konuşabilmeli, en azından şansını denemeli.
(bkz: Seviyorsan git konuş bence)
Bak adam iki dakika içlenmiş, eksilemişler. Siz insan değilsiniz arkadaşlar. Ben öyle düşünüyorum.

Böyle utangaç arkadaşların aşık olduğu kadınlara meriçhanlar boğaçmertler falan iki fincan çay ile yaklaşıyor hep. Çakmak isteme bahanesi ile yaklaşıyorlar çay yoksa. Ortalık çakal dolu, adres sordugun adam ceket iç cebinden çohalata çıkarıp uzatıyor. Adamlar evden çıkmadan önce romantik komedi izliyorlar. Sokakta birine çarpmadan yürüyemiyorsun. Öyle bir döneme girdik.

Henüz kazanmadığın bir insanı kaybedemezsin. Yani ne kaybedeceksin diyen tarafım ben. istemiyorum der en kötü, daha kötüsü sevgilisi, babası, abisi falan döver. Biraz onur, gurur ve insanlık kaybedersin ama bir şekilde kazanacaklarının yanında aslında hepsi çok şey ya.

Ben duygusal yaklaşamadım konuya pek. Niye öyle oldu acaba? iyi başladım aslında ama. Neyse.