bugün

bir-i şikeden ceza almış türk futbolunun içine sıçandır.

öteki de şikeci başkanının emrinden çıkamayan onursuz çalıştırıcıdır.

kıssadan hisse olarak bi hikaye ile anlatılacak ilişkileri vardır;

ağa ile marabası yolda gidiyorlarmış, yolda bi bok görmüşler, ağa demiş ki " şu boku yersen sana arabamı ve paramı vereceğim demiş.

" maraba bi tartmış, koklamış, boku yemiş...

bi süre daha gitmişler maraba bok yemeyi gururuna yedirememiş, ağa da zaten hem arabası, hemde de parası gittiği için üzgünmüş.

maraba demiş ki "ağam bokumu yersen hem arabanı, hem de paranı geri veririm" ağa düşünmüş, olur demiş ve yemiş boku.

bi süre sessizce yollarına devam etmişler.

en sonun da maraba dayanamamış.

"ağam sen hala ağa, ben hala maraba, peki biz bunca boku niye yedik?"