bugün

ayrılığın hüznündeyim bu sabah,
dalgalar mendirekleri aşmıyor
kırlangıçlarda sıcak ülkelere göçtü
şimdi soluksuz kıpırtılar enginlerde
güneş firari
bulutlar avuçlarımda sanki
sanki sisim
karmaşık görünmez hayaller vurgunu
elimi uzatıyorum
sadece elim
bakışlarım gri hep
uzaklardan çan sesleri
belki ezan
titreşen seslerin çağrısı
gel diyor
ses çağırıyor
ses uzaklaşıyor
resim oluyorum aynanın karası
aynada görülmez sis
düşlerim ağlıyor
onları yalnız bırakmayayım.
belki gelirim yine
gülüşümü bulursam
sana istiridyem diyordum ya
inci tanesi gibi parlak
sahilde ayak izlerine baktım
dalganın uzanamadığı derin
enleme takıldı gözlerim
şimdi bir ekvatorum
sen şimal yıldızı.
hüzün zaman zaman... deli dalgalarla gelir... gönlümün kıyısına vurur...

http://www.youtube.com/watch?v=ppaYp3B3CPE