bugün

az evvel aklıma düşen onurlu bir senaryodur.

evvelinde defalarca birliktelik yaşamış gelininin, kaynanasına karşı mahcup olmaması için; damadın kendi ailesinin göremeyeceği bir yeri kesmeyi planlaması ve buna en uygun, risksiz bölgenin bacağı olduğuna karar vermesi durumu...

çarşaf ertesi gün kanlı halde sunulur konuya, komşuya, gelin de de razıysanız duruma, dert, tasa kalmaz... şayet yine de bir sorun vardır; bunca zahmeti ve özveriyi göstermiş eşini ve etnik durumunu düşünmeden gençlik hevesiyle geçirdiği 5 dakikaya değmiş midir; evinin erkeğinin ve ailesinin onurunu zedelemeye. bilinmez.
Gelin versiyonu Türkan Şoray veya fatma Girik e aittir. *
Kahramanımız görücü usulü çüksüz kendine hayrı olmayan bir damata verilir. Damadın gerdekte doğal olarak çükü kalkmaz. Kahraman gelin de kaynanasina oğlunu rezil etmesinler diye ekmek bıçağı ile kolunu keser ve havluya siler gösterir nasıl sikti bak kan getirdi diye. Hastalıklı Damat ikinci gün ölür . Kahraman gelin ufak kardeşe saklanır.
Türkan şoray'ın bir filminde kullanılan sahnedir. Farkı gelin elini keser.
adet kanının bu mevzuyla alakasını kurmak oldukça zordur tabii ki.

(bkz: kanlı çarşaf)