bugün

var mısın yok musun, wipe out, fear factor, yetenek sizsiniz gibi enteresan ve dilerseniz 45 dakika, dilerseniz iftardan sahura kadar uzatabileceğiniz formatları necip türk seyircisine sunarak türk aydınlanma çağının önemli yapı taşlarından birisi olmayı bileğinin hakkı ile elde eden acun ılıcalı'nın estetik duyguları hayli gelişmiş, seçici ve entelektüel bakış açısına sahip aziz vatandaşımızın bir an için olsun günün yorgunluğunu unutabilmesi için ve sırf iyilik olsun diye yukarıda saydığımız programları dönüşümlü olaraktan yeniden ve yeniden sokması, öhö, yayına sokmasıdır.

bazı gözleri var görmezler, kulakları var duymazlar tarafından çekilemez olmasına aldanmamak lazımdır. aziz milletimiz sabah akşam yoğun işgücü isteyen mesleklerinde çok ama çok yorulmakta, kundaktaki bebesinden 70'lik yaşlısına kadar var gücüyle üretime yönelmekte, ürettikçe aziz memleketlerine can vermektedir. dünyanın ve memleketin en önemli meseleleri kamuoyu gözleri önünde büyük bir şeffaflık içerisinde tartışılmakta, herkes düşüncesini beğensin ya da beğenmesin büyük bir demokratik olgunluk içerisinde, farklı görüşlerin seslendirilmesinde fayda ummakta, işsizlik ve terör memleketin başbelası olmaktan çok ama çok uzaktadır. ulusal güvenlik belki de hiç olmadığı kadar büyük bir ahenk içerisinde kurumlararası eşgüdüm içerisinde sağlanmakta ve geçmiş dönemlerde görülen o tuhaf kayıkçı kavgaları, kurumlararası çatışma gibi olumsuzluklar artık hiç ama hiç yaşanmamaktadır. insanlarımız hangi inanca bağlı olurlarsa olsunlar, hangi etnik kökenden gelirlerse gelsinler insanca ve eşit olarak bu güzel ülkenin nimetlerinden, sosyal barış ve huzur ortamından ve birlikte bir gelecek umudundan istifade etmektedirler. ülkede herkes bir yılda yüzlerce kitap okumakta, bilime ve sanata olağanüstü ilgi duymakta ve yaşam biçiminin standardını her geçen gün yükseltmektedir. herkes kendi işini yapmaktadır. siyasi iktidarlar 80 yıllık kinlerinden sıyrılmış ve artık daha güzel bir ülke nasıl olabilirin muhasebesini ve planlamasını yaparken, asker de askerliğini yapmaktadır. memleket insanı şucu bucu şeklinde ayrılmaktan ve kamplaşmaktansa birlikte elbirliği ile çocuklarına daha güzel bir ülke, güzel bir yarın nasıl yaratılırın cevabını verircesine kendi hayatlarını, kendi inançlarını ve kendi doğrularını yaşayan ve başkalarının da görüş ve düşüncelerine, inançlarına değer veren insanlardan oluşmaktadır. hal böyle olunca da, boğazlardan geçen petrol gemilerinin yarattığı çevre kaygısı ve güvenlik sorunları ile sera gazlarının atmosfere salınımı gibi global sorunlar ülke gündeminde büyük bir yer tutmaktadır. mars'ta yaşam izleri sürmek ya da güneş sistemindeki bilinmezlikler ülke insanının merak ve ilgisini celbetmekle kalmayıp aynı zamanda bir devlet politikası olarak da üzerinde çalışılan konular olmaktadır.

eh, böylesi bir ülkede de, insanlarının sabah akşam çalışıp didindiği, önemli meseleler üzerine yoğunlaştığı, okuduğu yazdığı araştırdığı soruşturduğu bir memlekette de yaşamın koşuşturması arasında bir an için nefes alabilmek ve hiçbirşeyi umursamaksızın sadece gülebilmek ve eğlenebilmek için televizyon gibi bir eğlence aracına ihtiyaç duyulacaktır. işte acunsal zaman öldürgeci, sırf memleketin güzel insanlarının boş zamanlarını öldürmek ve geriye kalan tüm zamanın dolu olmasını sağlamak için kullanılan ve insanlığın yararına sunulan bir araçtır.

peşin düt: tabii ki faturanın tamamını bir kişiye kesmenin genel toplum anlayışı üzerinde bir faydasının olması beklenemez. bu kolaycılık olurdu. zaman öldürgecinin bir türüdür diyelim o halde acunsal zaman öldürgecine.

taksitli düt: imla.
(bkz: türkiye için acun vakti)