bugün

1. Kesinlikle içinizde geri dönermi dönmezmi şeklinde bir umut bırakmamanız, kararlarınızı ona bırakmamanız ve onun düşüncesi ne olursa olsun kendi kararınızı uygulamanız gerekir.
2. Artık ondan vazgeçtikten sonra ona karşı hayranlık yada nefret duyguları beslememeniz gerekir. Özellikle de bir sebepten ayrıldığınız yada sizi reddeden birine karşı nefret besleyebilirsiniz; fakat nefretiniz onu unutmanızı zorlaştıracaktır.
3. Size onu hatırlatacak duygu yüklü şarkılardan kaçınmalısınız. Bu çok önemlidir. Bu şarkıları dinlemeye devam ederseniz bu yazıyı hiç okumayın daha iyi.

Çoktan unuturdum seni çoktan
Ah bu şarkıların gözü kör olsun

1. Eğer mümkünse ondan ve çevresinden uzaklaşmanız yararınıza olacaktır.
2. Eğer uzaklaşmak mümkün değilse, onunla konuşmayacağım veya görmemezlikten geleceğim diye kendinizi kasmanız bir işe yaramayacağı gibi, tam ters sonuçlar da alabilirsiniz. Onu görmekten ve onunla konuşmaktan kaçınmak yerine ona herhangi biriymiş gibi davranmak en mantıklı davranış olacaktır.
3. Mümkünse ona olan sevginizi hiç dile getirmemeniz, özellikle üçüncü şahıslardan ve hatta kendinizden bile saklamanız yararınıza olur.
4. Kendinizi yeniden aşık olmak için zorlamayın. Bana göre en çok yapılan hata budur. Birini unutmak adına kendinize yapay bir aşk elde edebilirsiniz ve durumunuzun daha da karmaşıklaşmasına neden olabilir.
5. Son olarak ;ben hiç bir zaman onu unutamayacağım; şeklinde sıradan insan düşüncesine kendinizi kaptırmayın. Mutlaka unutacaksınızdır. Bir çok kişi unutamam sanmış ama unutmuştur.

bir rüyadır gelir geçer
her aşk bir gün hayal olur
unutulmaz denen günler
unutulur unutulur...
(bkz: yeni başlayanlar için aşk acısı)
(bkz: yeni bir aşk)
(bkz: çivi çiviyi söker)
''görmezden gelin onu, avunmak istiyorsanız, yitirdiğiniz şeyi hiçbir zaman aynı olarak ele geçiremeyeceğiniz düşüncesiyle avutun kendinizi. yeni bir şeydir artık o. sizden kopar kopmaz değişmiştir.''

katherine mansfield

bu anlamlı sözün üstüne bir de emre aydın'dan git parçasını dinlerseniz, işlem tamamlanır.
-of be hacı bu aşka acısı nasıl geçer?
+merak etme kardeşim, deler de geçer..
terkedilmişsin, kendini içkiye, dumana vermişsindir, birkaç kez ölmeye çalışıp başaramamışsındır çünkü hayat hala elindeyken bırakamıyorsun. bir gün sen ölmek istemezken ölümle karşılaşırsın acı çekersin içtiğin içkiler, çektiğin dumanlar ağzından kan olup gelir, tırsarsın herkes binbir hastalık söyler tüm belirtiler ağır hastalıktan yanadır ve o süreçte unutursun can derdine düşersin, her şeye rağmen yaşamayı istersin bu da dert mi dersin aşk için sonra öğrenirsin ki basit bir iltihaptır gelen kanlar. aşk basit bir iltihap gibidir bazen bazen de ağır hastalık.
bir manitam olsa,
saci sari olsa,
****li olsa,
bir koysam **** olsa.

burada yildizli yerlere takim, sehir, politik gorus; kisacasi istedginiz herhangi birseyi koyun, yuksek sesle tekrar edin 3-5 kerre en kisa zamanda ask acinizi unutacaksiniz..
(bkz: montla sıç)
(bkz: ıslak sıç)
(bkz: sil bastan baslamak/#4340630)
(bkz: sigarayi birakmanin kolay yolu) *
Acılı aşığın sorabileceğidir. Zamana bırakarak ve bir daha aynı salaklığı yapmayarak geçer.
bol bol para harcamakla geçer.
"Zaman Fort" diye bir ilacı var. Kullanım süresi bünyeden bünyeye göre değişir.
aşk acısını geçirmek, yenisine hazırlık yapmaktır. tek ilacı ise zamandır.
kendi haline bırakılmalıdır, bu şekilde..*
yeni birisiyle belki geçer sözlük. süründürmeden bırakmaz ama.
kafayı başka konulara yorarak, işe güce kendini kaptırarak.
uyuyarak bazen. bazen de unutmaya çalışarak.
yatcaz kalkçaz , yatçaz kalkçaz , yatçaz kalkçaz sonra başka birine aşık olcaz geçicek.
mutluluğa çevirerek geçer denilebilecek soru cümlesidir.
aşk güzel şey dostum ne acısı bu? aşk olmayınca şarkılar ne kadar anlamsız, hayat boş. karşılıksız da olsa aşk güzeldir. herkes tutturmuş bir acı acı! ne acıymış arkadaş. hayat sevince güzel.
bazı kadınların gölgeleri uzun, hatıraları ağır olur.
çivi çiviyi söker' den yola çıkarsak yeni bir aşkla geçer.
hiç ummadığın anda birinin sevgisiyle sana insan olduğunu hatırlatmasıyla..
sıçın. ama montla değil baya altınıza sıçın işte. bunu da olabilecek en kalabalık, en sosyal ortamda yapın. kafanız dağılır.
öyle birini bulursunki (eğer yeterince şanslıysan) ne iz kalır ne acı geriye sadece anılar kalır oda gülüp geçebileceğin boyuta ulaşmıştır artık sızlatmaz canını...