bugün

22 şubat 2015 şah fırat operasyonunun neticesidir.

evet, şu an akp'liler, erdoğan hayranları bu rezaleti ballandıra ballandıra anlatıyor, türkiye'nin bir "bölgesel güç" olduğunun bir kez daha kanıtlandığından dem vuruyorlar.
ama bu operasyonun gösterdiği türkiye'nin "bölgesel güç" olduğu değil, "bölgesel göç" olduğudur.

tabi ya, bizden olsa olsa bölgesel göç olur.
suriyeli bizde, kürt bizde, ermeni bizde, somalili, senegalli bizde...peştunu bizde, afganı bizde. tam bir bölgesel göçüz maaşallah.

herneyse,
şimdi bu rezaleti "bilal'e alatır gibi" anlatacağım.
bir kişiyi bile ikna edebilirsek bu haşhaşiler içinden ne mutlu bize.

her şeye en baştan başlayalım.

1)süleyman şah kim yahu?
süleyman şah, osman gazi han'ın dedesidir. halep'e giderken fırat nehrinde boğulmuş ve caber kalesi'nin önüne defnedilmiş, buraya da "mezar-ı türk" yani "türk mezarı" denildi.

2) caber kalesi mi? türk mezarı mı? nerede ki o?
caber kalesi fırat nehri kıyısında ve günümüz türkiye sınırından yaklaşık 90 km güneydedir. 1144'te halep emiri nureddin zengi tarafından yaptırılmıştır.

3)nasıl 90 km yahu? 27 ve 37 km diyor haberlerde.
evet, süleyman şah türbesinden bahsediliyor o destinasyonlar verilerek. yani bugün taşınan bu türbe caber kalesi değil.
(bkz: gerçek caber kalesi bu değil)
şöyle ki, asıl caber kalesi 1911 yılında yahudiler tarafından yıkıldı, şu an caber kalesi olarak bildiğimiz kale yossi kohen kalesidir.
şaka lan, şaka.
şu an süleyman şah türbesinin olduğu yer, 1971'de tabka barajının yapılması ile sular altında kalan caber kalesi'nden nakledilen süleyman şah'ın kabrinin olduğu yerdir. sınırlarımıza 28 km mesafededir.
görsel
yani günümüzde caber kalesinin konumu başka, süleyman şah türbesi'in konumu başkadır.
bugün terk ettiğimiz süleyman şah'ın türbesi, asıl caber kalesi'nin 50-60 km kuzeyindedir.

4)vay anasını, yani bizim caber kalesi dediğimiz yer aslında yokmuş öyle mi?
öyle. yani varmış ama sular altında kalmış bugünkü yerine taşınmış.
görsel

5)tamam, ama bak ne güzel oldu türbeyi koruduk, daha ne istiyorsun ibnetor?
evet, türbeyi koruduk, daha doğrusu türbenin içeriğini koruduk. ama türbeyi terk ettik şu an, kaderi ile baş başa bıraktık.
zaten yıllar önce caber kalesi'nden olmuştuk, şimdi de türbeden ve karakoldan olduk.

6)olsun, sonuçta yine bayrak diktik mi yarraam, yine türbe bizde olacak mı?
he, olacak, ama suriye sınırından 30 km içeride olmak yerine, sınırlarımızdan 200 metre ötede olacak. bu bir geri çekilme değil de nedir?

7)şu an suriye karışık, suriye'deki durum düzelince yine geri döneceğiz ama.
evet, özal'da peşmergeleri getirirken ırak'ta durum düzelince geri göndereceğiz demişti, suriyelileri de geri gönderecektik hatta.

bu tip işlerde bir kez geri adım attın mı, bir defa taviz verdin mi sonuçlarına katlanırsın. tıpkı diğer örneklerde olduğu gibi.

türkiye suriye'ye girer, ışid'i süpürürdü, buradan herkes alkış tutar, kimse eleştiremezdi.

ama bu süleyman şah türbesi'nin nakli tam bir ricattır ve büyük bir rezalettir.

ama şaşırıyorum bu işe.
sayın tayyip erdoğan'ın eminim ki gizli güçleri var. olumsuz şeylerde bile halkı ikna ediyor, durumu lehine çevirebiliyor.

netice olarak,
süleyman şah türbesini de kaybettik.

durmak yok yola devam...
cumhuriyet tarihinin en başarılı operasyonudur. gururla anıyoruz şanlı türk ordusunu.

not: türk düşmanı kafirlere dert olmuştur.
(bkz: fıstık gibi türbeyi terk edip çamura bayrak dikmek)
ağır şizofren aktroller tarafından yüceltilen rezalettir.

önce diyor ki musul-kerkük tek kurşun atılmadan verildi. peki verilmeseydi.
sonra dönüyor süleyman şah türbesinden çekilmesek, 44 asker şehit mi olsaydı?

neyi savunuyorsun sen, toprak verilsin mi verilmesin mi mk? en azından 1 konuda mutabık olun. yuh.
siz salaklaştıkca ben daha çok yazacagım.
1) Oradaki türbe tamamen sembolikti. Süleyman Şah'ın vefat ettiği yer değildir. O yüzden manevi bir değeri falan yoktur.
2) Onlarca kilometre uzaklıkta tehdit altındaki bir türbede 40 asker bulundurmak son derece riskli ve Türkiye'yi savaşa sokmaya zorlayacak hamlelere açıktı.
3) Toprak kaybı söz konusu değil; yine Suriye toprakları içinde Türkiye'nin kendisinin belirlediği daha güvenli bir yerde olacak.
Yani bu pazar sabahı operasyondan saatler sonra sıcak yatağında uyanıp "Kaçtık, toprak kaybettik vs" diyenlere bakmayın. Çünkü 1000 Militan saldırıp 40 askerimizi şehit etse bu sefer de "Bile bile kahraman askerlerimizi ölüme gönderdiniz" diyeceklerdi.
5)Mit'in suriye'de savaş olmaması için yaptıgı akıllıca bir manevradır. orda 40 asker şehit olsa türkiye suriyeye savaş açmak zorunda kalıcaktı bu çok gereksiz olucaktı ve daha fazla asker şehit olucaktı.