öylesine bir şeyler yaz

Hiçbir şey gözünde büyüttüğün kadar yer kaplamaZ. Sinemayı ele alalım, 4 köşeden duvara asılmış beyaz bir bezde noktalanan bir sanattı zamanında. Bildiğimiz sıradan bir duvara görüntüyü aktaran Lumiere kardeşler ile başladı; f.lang, şarlo, bresson, carné, fellini, passollini ile gelişti; tarkovsky, bergman, godar, qubrick, paradjanov, wazda, forman, hitckock, visconti ile zirveye çıktı. Ama bu onun duvara asılmış 4 köşeli beyaz bir bezin üzerinde sinematograf hikayesi olduğunu hiçbir zaman unutturmadı. Tüm sanatların toplamının zirvesinde seyreden bir tür haline gelmesi için 150 yıldan fazla zaman geçti. Hareketli at fotoğraflarıyla başlayan kartpostalların ses, senaryo, kurgu ve diyalektikle duvarda gerilmiş beyaz örtüsünü görmekti derinlik, hissedebilirlik, çağın yeniliklerinden, kadın-para-iktidar triosundan tiksinme ya da her neyse. Hiçbir şey gözünde büyüttüğün kadar yer kaplamaz öyle ki her şey içinde büyür, gelişir, kocaman olur, ölür ya da ölümsüzleşir. Gözler ya da başkalarından duyulma tevatür değildir hacmin ölçüsü. Bakmak, ne kadar derin bakabiliyorsan o kadar derin görebilmektir, marcel carné'nin yönettiği sahnenin berisinde cennetin çocukları pandomim yaparken daha da ötesinde kuşlara sopasını uzatan antik çağ büyücülerine, decameron öykülerinden uzanıp bakabilmektir.

lsd emmek istiyorum bu gece. pac man stickerinden.

Büyümenin tiktaklarını dinlemeye uyumuştum oysa.

Ne büyük dizanteriyiz. Kaybolurken var olabilen tek türüz.

"Şimdi zemberekten kurtulan küçük bir akrep ile yelkovan"

her kadının farklı istekleri olur ya hani. mesela bazı kadınlar lüks arabalar, evler ister. gecenin bir yarısı canı mücevher çeker, mango çeker hani.
bu gece benim canım saçlarımın okşanmasını istedi bir anda.
belli ki o kadınlardan değilim.
belli ki hiç olmayacağım.
olmayayım da zaten.
canım hep sevgi çeksin.
hep içinde merhamet olan şeyler aşereyim.

görsel

Format yok, sözlük yalan.

Sıkılıyorum Sabri bunalıyorum o yüzden siktir git başımdan Sabri, bunalıyorum ama seviyorumda lan bunalmayı seviyorum,sebebini seviyorum acıyı seviyorum şuan tv de izlediğim filmde anten Osman var o yavşağıda seviyorum,duvar yazılarını seviyorum ama gerçekten seviyorum yaşanmışlıkları anlatmasını seviyorum 'nolur geri dönme' ben seni sevmekten keyif alıyorum Allah bana seni sevmeyi nasip etti kim bilir kime ne iyilik yaptım,sende birilerine iyilik yapta sana da beni sevmeyi nasip etsin, kıymetimi nolur anlama haketmiyorsun beni ama seni sevmenin verdiği mutluluk ömrü uzatır lan , bu yol Benim kaderim ne ben sezarım nede sen brütüs gerisini hepimiz biliyoruz ama bütün dünya sana küssün.

Öylesine bir şeyler
(bkz: düz düşünmek)

ekmek arasi cikolata ve ustune cola ictim. ishal olmazsam iyidir.

yaptığınız şeyi iyi yapın.

Yuhum gelir ama uyuyamam. Ühüehehüüğhheüühü. Uyumak istiyorum.

Severler, ama ne kadar parçaladıklarının farkına bile varmazlar.

"Yalnızlığa bir kere alışırsan her kafanı bozana yol verirsin."
(bkz: Tuncel kurtiz)

bir iki üç tıp
küçük parçalara ayırıp
at onları denize
ya da
götür onları
yaşamın bittiği yere.

Her zaman bi umut vardır.

Sizi seviyorum. Sevgi diye bir şey olmasa da.

insanların tahammülsüzlüğüne dayanamıyorum.

Bütün millet kafayı yemiş. Bütün millet bilim insanı olabilir tabii akıl hastanesine boylamazlarsa canım ülkemin insanları sağcısı veya solcusu, chp, mhp ve akp li sizi seviyorum cansınız.

Şuan üşüyorum ama dünü düşününce hiç de mutsuz sayılmam.

Beni üzenlerin bir gece ansızın yatağının altından çıkıp sikimle ağızlarını yüzlerini kırmak istiyorum.

Çok değer verdiğin biri varsa onu asla bırakma, o seni zaten bırakır.

Uykum var.

bugün çok yoruldum.

sigaramı öylesine söndürdüm.

Bi insan nasıl bu kadar köpek olabilir.