üniversite hocalarının egosu

bir türlü doymak bilmeyen egolardır. istisnalar hariç, benim gördüklerimin çoğunda bu mevcuttur.
amaç eğitim vermek değil, onu geç zaten. ne kadar ezberledin bakalım mantığı. beynine kuvvet. bir gecede hangi pozisyonda salağa çevirirsen artık.

geçen vizelerde yine sınav öncesi bekliyoruz arkadaşlarla, test olacak dedi hoca, rahatız. aynı gün bir sınavım daha var ama bu nasılsa test ya, çok sallamıyorum.
hoca da sinsi kadının teki. genelde klasik yapar, ne anlattığını sorar, ne kitaptan. değişik bir şey.
nereden buluyor o soruları herkes merak içinde. neyse zaten o mıymıntı anlatımıyla bir üniversiteye değil ilkokula bile kapak atamayacak bir şahsiyet, sistemimiz sayesinde kırmış kafayı gelmiş başımıza. gerçi türkiyenin bulunduğu duruma bakarsak şaşılacak şey değil.

zaten uykusuzum, sigaraları söndürdük sınava girdik. kağıtlar dağıtılıyor falan, bakanda bir şok ifadesi. ben de aynısını birkaç dakikaya kalmadan yaşadım. iki soru, klasik biri 70 puan.

kadını toptan bir kuruma bağışlasam o yediği beddualarla hayır diye dönüp bakmazlar suratına.
eh el mahkum yazdık bir şeyler. sınav çıkışı çıkıntı olacağım ya, hocanın yanına gidelim, test demesinin ve anlattıklarından sormamasının açıklamasını yapsın dedim.
sınavdan çıkınca ağlaşanlar bir baktım dağıldılar. insanın bu mantıkta tipleri görünce
hakediyorlar diyesi geliyor. neyse gittim.

olan ne mi? kaypak bir gülüş, size mi soracağım ne yapacağımı temalı bir konuşma ve kibarca kovma. anca yapabildiğim kapıyı çarparak çıkmak oldu. allahtan adımı sanımı bilmiyor. o sinsilikle diskalifiye ederdi beni sınavda sevecekleri arasından.

şöyle bir bakıyorum da, bu hoca değil bunu yapan sadece. amaç ne ? nmağdur duruma düşürmek mi? tamam istediğini sor, ancak dalga geçmek ne demek? test olacak dedin sonra klasik yaptın, 30 larda geldi ortalama götün tavan mı yaptı ?
nasıl, iyi mi egon? finallere de bu tempoyla mı hazırlanacaksın be kadın?

onu bunu geç de, üniversiteye gelmiş insanları 30 gibi bir ortalamayla aşağılamak biraz ayıp oluyor. veriyorsun a4 ü. bakıyorum sınavın sonuna kadar herkes yazıyor çatır çatır. hakettiğimiz bu değil ama yine aynı ortalamaya bakarak ne kadar öğretemediğini ve asıl aşağıladığının kendi öğretmenliğin olduğunu da çıkarıyorsan ne ala!

üniversite hocasının egolu olanı makbuldür. çünkü çoğu zaman yüksel öğretim kurumlarında götü havalarda gezenin, bilgisi de yüksektir. genelde bu ego zaten, ben her bi boku biliyorum durumundan gelir. her ne kadar öğrencinin hoşuna gitmese de **, öğrencilere yerli yersiz tavır koyup laf sokma girişimlerine girseler de - genelde en başarılı eğitimciler de onlardandır.

(bkz: atsan atamazsın satsan satamazsın)

ağırdır.

geçmişte aynılarını görüp taklit etmeleridir.

bilginin olgunlaştıramadığı hocaların egosudur. üniversiteye giriş amaçları öğrenmek ve öğretmek olmayan iki kelime fazla bildiği için kendini göklerde hisseden insanlardır. çoğu profesör olmayı başaramazlar zaten. başaranlar için ise çözüm yalaka bir öğrencisi olmaktır. *

ulan şeytan diyor ki ince ince çalış..

bu orospu çocukları hak ediyor.

Bizim fakültede veya özelde bölümde olmayan hocalar. Biri odasının kapısını sürekli açık bırakır kimisi bir şey sorduktan sonra çıkarken nereye yahu sohbet etseydik der kimisi bölümün koridorunda selam verir. Hele asistanlar asistandan ziyade abi gibi amk...

can alıcı ve bir o kadar doğru başlıktır.

Ders anlatan hocamızın konuyu evirip çevirip profesörler hakkındaki düşüncelerini söylediği sırada aynen su şekilde "Bu ülkede ne profesörler var, ne doçentler var ihihii (aynı bu şekil gülerek) ne yardımcı doçentler var." demesiyle benim aval aval bakıp "ne yapıyor la bu" diye gülerek düşünmeme sebep olan " yardımcı doçent " hocamdı.

Örnek harici gözlemlerimden yola çıkarak gerçekten egoisttirler.
Edit: Tamam tamam hepsi egoist değildir eksilemeyin olanı yazıyoruz.

öğrenci işlerindeki memurun egosuyla kapışamayacak egodur. yenik düşer.

bi emekli olsunlar amktır.

(bkz: öğretim üyelerinin öğretmen lafına bozulması)

(bkz: öğrencisini aydınlatmaya çalışan idealist hocalar)

Sanki bana ordinaryus pezevengidir. Çok çok doçentçiksin lan sen.
buradan erdal hocama bolcana selamlarımlan.

Üniversite kampuslerinin büyük olmasının en büyük nedenidir. Sığmaz yoksa o kadar ego bi binaya.

(bkz: üniversitedeki asistanlar) bence bunların egosu. proflarınkinden daha fazla.

En az öğrenciler kadar vardır tabi yeni giren öğrencileri hedef alarak söylüyorum.

özellikle yeni hocalarda çok komik bir hal alır. daha yeni doktorasını bitirmiş, ilk kez ders veren bu genç arkadaşlar yazdıkları kıytırık tezlerinden öğrencilerini bütün bir dönem boyunca sorumlu tutar ve bu olağan üstü bilgi kaynaklarından sınav yaparlar.
kitaplarını satarak üç kuruş para kazanmak için yapmadıkları saçmalık yoktur. ulan sen daha dünkü bebesin allah aşkına, sen nasıl bi egoyla götü boklu tezini sorumlu kitap yaparsın ya? dünyada ne profesörler, uzmanlar var o konuda kaynağı olan. bebe gelmiş otuz sayfalık eserini üniversitede okutturuyor. böyle de yüzsüz bi garip çocuklar. okumaktan kafayı yemek böyle bişey işte.

bir dakika geç geleni almam
dersi dinlemeyen gelmesin
benim dersimde uyunmaz
tek soru sorarım geçebilen geçer
okumam iyi alacak öğrenciyi bilirim
tarzındaki cümleler ile kendini ifade eden egodur.

basit tiplemelerin üstüne benim dersimde hapşuran kişiye çok yaşa siyeni dersten atarım gibisinden olanları yer yer görülür. (bkz: şenol şahin)

lisedeki bekar/dul hocalarla kapışır.

tavandır. onlar elittir.
farklı bir avrupa dili ve edebiyatı öğreniyorsanız eğer, karşınızdaki hoca ömrünü vermişse bu işe.
zaten o ülkeli olmuş oluyo o hoca. ne bileyim "siz türkler" moduna düşüyor nerdeyse.
en iyisi bile "biz türkler" diyerek yukardan bakıyor yine.

en sevdiğim hocamla bile acayip bi' diyalog yaşadım. konuya hakim olduğunu düşünerek,
"siz daha iyi bilirsiniz tabi hocam ama ...." diye devam edicektim ki kadın lafımı böldü,
"ne demek, google' dan fazlasını bilmiyorum."
acaba demek istediği google kadar birikimliyim mi,
yoksa google diye bi' şey var, baksan senin de benim kadar bilgin olur mu. hiç çözemeyeceğim sanırım.

bazılarında hiç yoktur facebookumda 60 tane akademisyen profesör ve doçent var ben sıradan bir öğretmenim oysa ki...

üniversiteden de ülkeden de dünyadan da büyüktür.
onların amınakoyim çok ayıp ediyorlar.

Olmayan egodur.Bugün istanbul üniversitesi hukuk fakültesinden bi hocamla ki kendisi anayasa hukuku profesörüdür, ders için gittiğimiz bi okulun yemekhanesinde sıra bekledik.E hani nerde ego.

Aynı zamanda biribirlerini de pek çekemezler ama yansıtmazlar dışarı.

Birde vakifta okuyorum adam resmen hobi olarak asagiliyor, lan seni bogazici almamis okula gelmissin burda neyin egosunu yapiyorsun. Adi sirifsiz :(

Hoca da değil,hocanın asistanında olan egodur,yanına varılmaz.