bugün

sen benim hiçbir şeyimsin

ufacık adımlarını göz ucuyla takip ederken beraber geçen yılları düşünüyordu çocuk. ansızın kendini 2004 yılının hicran kokan sonbaharında buldu. evet o aptal ingilizce kursunda tanışmışlardı, ne tesadüfdür ki üzerinde yine bugun olduğu gibi o kırmızı kazak vardı. ufacık ayakları, narin bilekleri dikkatini çekmişti ilk gördüğünde. ona açılması için birkaç hafta geçmesi gerektmişti. utangaçtı biraz,hemen kırmızı kırmızı olurdu bembeyaz yanakları o gelince.

ufacık adımlarını takip etmeyi sürdürdü çocuk, yavaş yavaş kendinden uzaklaşıyordu narin bilekler.hafızasını zorladı,ama olmuyordu hiçbirşey gelmedi aklına yaşanılanlara dair,geçmişe dair,yoksa olmamış mıydı hiçbirşey, emin değil di.. hiçbir kırgınlık, hiçbir özlem ,hiçbir duygu kırıntısı kalmadığını farketti içinde,ufacık adımlar artık görünmez olmuştu. artık diğerleri gibi herkes gibi kalabalığa karışmıştı eski sevgilisi, artık onu seçmesine imkan yoktu. sen benim hiçbirşeyimsin diye düşündü çocuk ve uzaklaştı durduğu yerden hızlı ve kocaman adımlarla..