bugün

kemalizm in sonu

bunu diyen kişi sonsuz olan bir akımın sonunu düşünüp kendi ütopyalarında kaybolmaya olan mahkumiyetini belgeler.

kişi daha üzerinde sefa sürdüğü toprakların ne şekilde elde edildiğinin farkına varılmalıdır. 2010 yılındayız, bu kadar da sığ olmayın. ulu önder kelimesinin hangi rejimler tarafından ne amaçla kullanıldığının önemi yoktur. sen tarihini okumuşsan öğrenmişsen, türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak o kelimenin senin için ne anlama geldiğini bilmen sana yeter. zaten her birey bunu düşünse "kemalizm'in sonu" diyen sivriler peyda olmaz.

tanrısallaştırmanın anlamını en iyi kemalist düşünceyi savunanlara dil uzatanlar bilirler. sen fethullah'ı ve yandaşlarını tanrısallaştırırken, kemalistlerin atatürk'ü tanrısallaştırması ne hacettir. zira günümüzdeki yönetim şekline bak, son cümle onunla aynı doğrultudadır.

iki lafın başı kemalizm'in hastalıklı bir ideoloji olmasına gelmiş. bir çağdaş uygarlık düzeyinde 2010'u türkiye cumhuriyeti olarak yaşamak var, bir de ilkellikler şeriatı olarak. "çürümüş olduğu" savunulan bugün bu ülkenin ders kitaplarının ilk sayfasında, her dersliğinde fotoğrafı bulunan önderin akımı olmasaydı, karşıtı olan kimse bugün bu rahatlıkla oturdukları yerden ahkâm kesemezlerdi. mustafa kemal, padişahın görevlendirdiği subaydan öteye geçmeseydi bugünkü yönetimde padişahı da görürdük. *

çamur attığınız ideoloji mi ayaklar altına alınıp halkı sömürmek amacıyla maşa olarak kullanıldı, yoksa sizin tabirinizle "sizin tanrısallaştırdıklarınız" mı.

ülkeyi ayakta tutan tek ideolojiyi çürümüş olarak görün, sizin beyniniz çürümüş.

edit: imla.