bugün

kürt kadınları

dünyadaki diğer kadınlar gibi hisleri, umutları, sıcacık ve kocaman yürekleri olan kadınlardır. kimileri terk edilmiş, unutulmuş bir coğrafyada stranlarını söylerek, yavrularının dertleriyle yaşarlar, kimileri idealleri uğruna dağları aşar, kimileriyse yaşadığı coğrafyanın talihsiz kurallarına (töre cinayetinlerine) kurban gider.

hiçbir kadının hak etmediği gibi kürt kadınlarımız da aşağılanmayı, küçük düşürülmeyi, toplumdan dışlanmayı hak etmiyor. her biri kendi dünyasında birer kahramandır. kimseyle kıyaslamaya gerek ve neden yoktur. kaldı ki sabiha gökçen ile kıyaslamak manasızca ve aptalcadır.

güzellik kavramını 90-60-90 vucüt ölçüsüne, sarışın mavi göze endekslemiş; suratlarına 59056 ton makyaj yapan, doğallıktan bir milyon ışık yılı ötesinde olan kızları ilah ilan eden a*g*m*ci sayın(!) yazarlar; kürt kadınlarının hatta türkiye deki tüm kadınların tek suçları sizin gibi dangalaklarla aynı topraklarda yaşamak.

erkek hegamonyası kadını ikinci plana düşürerek onlara her türlü baskı, aşağılama, dayatma uygulamış toplumda ezilen bir kesim olmalarına sebep olmuştur. bunları kadına yönelik yapılan şiddetlerde, kadınların iş hayatında yaşamış olduğu zorluklarda görebiliyoruz. şimdi bazılarınız * yok öyle birşey ne şiddeti , ne zorluğu, hepimiz eşitiz diyecekler. onlara burdan en derin sevgi ve saygılarımı gönderiyor, yanaklarından mıcırıyorum.

velhasıl kelam türkiyede ''kadın'' olmak zordur.

hoşçakalın sevgili hıyarlar...