bugün
- en dindar özelliğiniz24
- serdar ortaç renault megane benzerliği9
- zall beceremiyorsan bırak git12
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu11
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım14
- ali koç9
- yorgun mermi10
- doğum gününde hatırlanmamak8
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak18
- sözlükte artık kızlar teklif edecek11
- kızların mesajlara geç cevap vermesi12
- şizofreni11
- düşün ki o bunu okuyor9
- anın görüntüsü18
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz10
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim12
- türkiye den soğuma sebepleri20
- anneler günü12
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar21
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- beni özlediniz mi doğru söyleyin15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak19
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- karşı cinse giyim önerileri15
- ismet gurbuz 202411
- sözlüğe kız getirmek10
- okul müdürü nasıl korunabilirdi16
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- niyetin ciddi mi klişesi13
- uludağ sözlük kapatılacak11
- icardi1905'in sözlüğü bozması23
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız15
- libido düşmesi13
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- dünya bandırmalılar günü16
- platonik aşkın kalp kıran davranışları13
zamandan bir ses - milliyetçi olmayan yorumlar adıyla kitap yayınlarıdan bir kitabı çıkmış güzel yazar.
"Ben Herkül Millas'ı 1986'da tanıdım; Ankara doğumlu bir Rum idi. Atletizmde Türkiye birincisi oldu. TiP'liydi. Robert Kolej'de okumuş bir inşaat mühendisi. Dünyanın herhangi bir ülkesinde azınlık olan kişi her ülkede azınlık muamelesi görür; "anavatan"ında bile. Türkiye artık gayrimüslimler için yaşanabilecek yer olmaktan çıktıktan sonra Yunanistan'a göçtü. … Herkül çok sıkıntı çekmiş bir Rum olarak, Yunanistan'a gidince birçok benzerleri gibi Yunan milliyetçisi olabilirdi... Huysuz oldu. Her şeye itiraz eden, her şeye mesafeli kalan, doğuştan muhalif, nihilist. Ama hayrettir, bu nitelikleri süblime etmeyi becerdi. Yani çok olumsuzdan kaçabilmek için çok olumluya attı kendini. Bu da onu Herkül Millas yaptı: "Varlığını Türk-Yunan varlığına (dostluğuna) armağan eden." Her türlü milliyetçiliğe, her türlü ırkçılığa, her türlü din ayrımcılığına ve saireye blok biçimde karşı çıkan. Farklılıklar arasında mutlaka bir uzlaşma zemini olduğuna inanan ve onu arayan. Kurbanlarından olduğu ayrımcılığı ortadan kaldırmaya çalışan. Her iki devletin ders kitaplarını röntgene koyup olumsuzlukları teşhir eden. Batı Trakya Türklerine Türkçe ders kitabı yazan. Yunanistan'da yaşayan Marksist kökenli bir Rum olan bir inşaat mühendisinin Mülkiye'de siyaset bilimi doktorası yaparak islamcı zaman gazetesinde köşe yazarı olması, kültürel olarak parçalanmış Türkiye'de parçalar arası ortak bir dil araması bunun sonuçlarından sadece biri olsa gerek. Ve bu sonucun anlamının üzerinde durmak gerek. Zaman'da çıkan yazılardan oluşan bu kitabın ciddi özellikleri var: Hem Türkiye'de hem Yunanistan'da okunacak biçimde yazılmış olması. Hiç taraf tutmadan, her iki tarafın da zülfü yârine dokunması. "Dokunulmaz" temalara saldırması: Tarihin bizi nasıl köleleştirdiği. "Öğrenilen" ulusal/dinsel kimliklerin bizi nasıl birbirimizin gözünü oymaya götürdüğü. Bunları AB felsefesi ve ilkeleri bağlamında mutlaka aşmak gerektiği. Son bölüm, yeni Türkiye'yi tahlil açısından daha da ilginç gelebilir: Milliyetçiliği yermek yüzünden Türk ulusalcılarının kendisine ve yazdığı gazeteye yönelttiği saldırılara karşı solcuların değil islamcıların destek vermesi olayı. Bu husus, daha düne kadar din ile milliyetçiliğin can ciğer kuzu sarması olduğu bir Türkiye'de, islamcı hareketin ekonomik ve toplumsal gelişmeler sonucu nasıl kendi "klasik" kalıpları dışına çıkmaya başladığına ilişkin ipuçları verebilir."
Baskın Oran'ın bu kitaba yazdığı Önsöz'den.
"Ben Herkül Millas'ı 1986'da tanıdım; Ankara doğumlu bir Rum idi. Atletizmde Türkiye birincisi oldu. TiP'liydi. Robert Kolej'de okumuş bir inşaat mühendisi. Dünyanın herhangi bir ülkesinde azınlık olan kişi her ülkede azınlık muamelesi görür; "anavatan"ında bile. Türkiye artık gayrimüslimler için yaşanabilecek yer olmaktan çıktıktan sonra Yunanistan'a göçtü. … Herkül çok sıkıntı çekmiş bir Rum olarak, Yunanistan'a gidince birçok benzerleri gibi Yunan milliyetçisi olabilirdi... Huysuz oldu. Her şeye itiraz eden, her şeye mesafeli kalan, doğuştan muhalif, nihilist. Ama hayrettir, bu nitelikleri süblime etmeyi becerdi. Yani çok olumsuzdan kaçabilmek için çok olumluya attı kendini. Bu da onu Herkül Millas yaptı: "Varlığını Türk-Yunan varlığına (dostluğuna) armağan eden." Her türlü milliyetçiliğe, her türlü ırkçılığa, her türlü din ayrımcılığına ve saireye blok biçimde karşı çıkan. Farklılıklar arasında mutlaka bir uzlaşma zemini olduğuna inanan ve onu arayan. Kurbanlarından olduğu ayrımcılığı ortadan kaldırmaya çalışan. Her iki devletin ders kitaplarını röntgene koyup olumsuzlukları teşhir eden. Batı Trakya Türklerine Türkçe ders kitabı yazan. Yunanistan'da yaşayan Marksist kökenli bir Rum olan bir inşaat mühendisinin Mülkiye'de siyaset bilimi doktorası yaparak islamcı zaman gazetesinde köşe yazarı olması, kültürel olarak parçalanmış Türkiye'de parçalar arası ortak bir dil araması bunun sonuçlarından sadece biri olsa gerek. Ve bu sonucun anlamının üzerinde durmak gerek. Zaman'da çıkan yazılardan oluşan bu kitabın ciddi özellikleri var: Hem Türkiye'de hem Yunanistan'da okunacak biçimde yazılmış olması. Hiç taraf tutmadan, her iki tarafın da zülfü yârine dokunması. "Dokunulmaz" temalara saldırması: Tarihin bizi nasıl köleleştirdiği. "Öğrenilen" ulusal/dinsel kimliklerin bizi nasıl birbirimizin gözünü oymaya götürdüğü. Bunları AB felsefesi ve ilkeleri bağlamında mutlaka aşmak gerektiği. Son bölüm, yeni Türkiye'yi tahlil açısından daha da ilginç gelebilir: Milliyetçiliği yermek yüzünden Türk ulusalcılarının kendisine ve yazdığı gazeteye yönelttiği saldırılara karşı solcuların değil islamcıların destek vermesi olayı. Bu husus, daha düne kadar din ile milliyetçiliğin can ciğer kuzu sarması olduğu bir Türkiye'de, islamcı hareketin ekonomik ve toplumsal gelişmeler sonucu nasıl kendi "klasik" kalıpları dışına çıkmaya başladığına ilişkin ipuçları verebilir."
Baskın Oran'ın bu kitaba yazdığı Önsöz'den.
güncel Önemli Başlıklar