bugün

recep tayyip erdoğan

cumhuriyet tarihinin gelmiş geçmiş en başarısız siyasetçisi. bir diğeri de devlet bahçeli, onun da hakkını yemeyelim.
belki de bu başarısızlığının temeli siyaset politika açısından belli bir ideolojik altyapı edinememiş olmalarıdır. ideolojik alt yapı derken; siyasetçiler kimlik ve kişilik olarak kendilerine ideolojik bir düşünce, bakış açısı, değer yargısı belirler.
bu değer yargılarıyla biçimlenmiş icraatlar ve hedefler belirler. hem cb erdoğan ve hem sn. bahçeli kendilerini tanımlayan bir ideolojik kimliğe sahip değiller. sadece duruma göre kendini şekillendiren bir yapıda, içine konuldukları kabın şeklini alan su davranışını siyasi hayatlarında sergiliyorlar.
bunun için de insanlar arasında "180 derecelik dönüş, dün siyah dediğine bugün beyaz diyor" vb eleştirileri alıyorlar ve böyle görüntüler sergiliyorlar.
bir zamanlar süleyman demirel'in dediği gibi "dün dündür. bugün bu gündür" anlayışıyla hareket ederek parti başkanı olmaktan, her ikisi de siyasi kişilik olmaktan öte geçememiştir.

ideolojik-düşünce olarak bu siyasetçilerin içine tüm siyasi parti başkanlarını katmak lazım ama öne çıkan cb erdoğan ve sonrasında sn. bahçeli.
unutmadan cb erdoğan ile sn. bahçelinin siyasi ideolojik kimliği var diyenlere sormak lazım.
bu siyasetçiler muhafazakar mı, milliyetçi mi, dinci mi?
genel olarak sağ kesim diye kabaca tanımlanan bu üç değer aynı anlam ve mana-içerik değildir. muhafazakarlık, dincilik ve milliyetçilik aynı anlamda kullanılmaz.