bugün

kuva yi milliye

Milli mücadeleyi başlatmak için Sivas’tan Ankara’ya giden Mustafa Kemal ve Temsil Heyeti’ni “Seni görmeye geldik / Yolunda ölmeye geldik Paşam,” diyerek karşılayan ve ağırlayan (25 Aralık 1919) Kaman halkı, “Öl de ölelim / Yolunda ölelim Paşam,” diyerek Kaman atlıları eşliğinde Ankara’ya uğurlarlar. Kaman halkı, Atatürk’ün aydınlık yolundan hiç ayrılmamıştır.

Duyarlı okur hemşerilerimiz beni arayarak; Yılmaz Özdil’in “SON CÜRET” adlı kitabında “Kırşehir Kaman’da isyan başladı” yazıyor. 60-70 yaşındayız bugüne dek ne duyduk, ne de söyleyen birini gördük! Bu neyin nesi hocam, diye soruyorlar?

Atatürk’ün aydınlık yolunu yeni nesillere aktaran Sayın Yılmaz Özdil “Son Cüret” kitabının 228. Sayfasında yer alan “Kırşehir Kaman’da isyan başladı” yazısı yanlış bilgidir ve düzeltilmelidir!

DOĞRUSU ŞÖYLEDiR!
Araştırmalarıma göre doğrusu, Sivas ili Yerlihan (Yıldızeli) ayaklanmasıdır.

14 Mayıs 1920 Erzurumlu postacı Nazım, posta işlerinden zimmetine para geçirir. Hakkında soruşturma açılınca kaçarak Yenihan ilçesine bağlı Kaman köyüne gelir. Çerkes Kara Mustafa ve adamlarını yanına alarak Yenihan ayaklanmasını başlatır. 30-40 kişilik bir grupla Tokat ili Zile ilçesinde görevinden alınan Mal Müdürü ve oğlu halkı kışkırtıp Zile ayaklanmasını başlatır. ilçeyi ele geçirirler. (26 Mayıs-21 Haziran 1920)

Tüm ayaklanmalarda olduğu gibi bu ayaklanmalarında arkasında Damat Ferit ve istanbul hükümeti vardır. Bölgeye hâkim olan Çapanoğulları, Damat Ferit’in adamlarıydı. Bolu, Hendek ve Düzce ayaklanmalarından kaçan asi Çerkezler Çapanoğlu’na sığınmışlardır. Yozgat’ta oturan Çapanoğulları Celal, Edip, Salih ve Halit Beylerdi. At yarışları düzenleme adı altında sık sık çevre ilçelerden gelenleri konaklarında ağırlayıp onlarla toplantılar yaparak isyanı örgütlediler. Asiler Boğazlıyan ilçesinden sonra Yozgat’ı ele geçirdiler. (13 Haziran 1920)

ÇAPANOĞLU KARDEŞLER

iLGiNiZi ÇEKEBiLiR milli eğitimde N’oluyor?
Konya’yı ele geçiren (3 Ekim 1920) Delibaşla asker kaçaklarından oluşan istanbul hükümeti yanlısı çete, “Delibaşla birleşip Ankara’yı basacağız, TBMM’yi dağıtacağız” diyerek asilere moral, bölgeye korku salıyordu.

Kırşehir Milletvekili Rıza (Silsüpür) Bey Genel Kurmay Başkanı ismet (inönü) Beyi ziyaret ederek Çapanoğlu isyanını bastırabileceğini söyler.

Rıza (Silsüpür) Bey, 22 Nisan 1919’da Keskin’de ilk Kuvayımilliye’yi kuran, kendisinin silahlandırıp kuşattığı 600 atlısı olan Kırşehir Kuvayımilliye Reisidir.

Çapanoğlu âsileri Çiçekdağı (Mecidiye) ilçesi önlerine gelince Kaymakam kaçar. Karakolda bir er kalır. Durumu telgrafla Mustafa Kemal Paşa ile Genel Kurmay Başkanı ismet (inönü) Bey’e bildiren Belediye Başkanı Necip ince Bey’le Müftü Hayrullah (Alp) Efendi aldıkları talimat üzerine Kaymakamlık görevi Müftü Hayrullah (Alp) Efendi’ye verilir. Çiçekdağı halkından gönüllü asker yazarak Çapanoğlu asilerine karşı dururlar.

Keskin, Kaman, Mucur, Hacıbektaş ve Kırşehir halkı da tek yürek olarak Ankara’ya koruyucu duvar olup, “Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir” diyen TBMM’nin yanında yer alırlar.

Daha geniş bilgi: Kaman Ak Haber Gazetesi, Yaşar ŞAHiN, “Milli Mücadele Yolunda Kırşehir Kuvayımilliyecileri

(Kaman, Keskin, Kırşehir, Çiçekdağı, Mucur, Hacıbektaş Müdafaa-i Hukuk
12 Ocak 1920’de istanbul’da toplanan son Osmanlı Mebusan Meclisi’nde Kırşehir Milletvekili olarak katılmıştır.

15 Mart 1920’de işgal güçleri 150 aydın Türk’ü tutuklayıp 16 Mart’ta istanbul’u işgal etmişler ve Mebuslar Meclisi’ni basmışlardır. Milli Mücadele yanlısı Milletvekillerini ve aydınları Malta Adası’na sürmüşlerdir. Rıza Bey’in bulunduğu grupta son Osmanlı Mebusan Meclisi Başkanı Cemalettin Arif Bey, Ali Fuat Paşa’nın babası Fazıl Paşa, Kurmay Albay ismet Bey (inönü), Halide Edip Hanım (Adıvar), Dr. Adnan Bey (Adıvar), Yunus Nadi Bey bulunmaktadır.

14 Mayıs 1920’de Yozgat (Çapanoğlu) isyanı başladığı günlerde isyancıların lideri Çapanoğlu Celal Bey Sorgun ve Yozgat’ı ele geçirdikten (14 Mayıs 1920) sonra bu isyanı bastırmakla görevlendirilmiş olan Kılıç Ali Bey’e gönderdiği mektupta: “-Halife Ordusunun maksadı Mustafa Kemal ve yedi arkadaşını yakalamaktır. Kırşehir Mebusu Rıza Bey ile temas halindeyiz. Konya’dakilerle birleşip Kırşehir üzerinden Ankara’ya yürüyüp Meclisi dağıtacağız,” yazmıştır. (Mondoros’tan Mudanya’ya Kadar, c.3, S.132 – Selahattin Tansel), (Milli Mücadele ve Kayseri – Zübeyir Kars)

Yozgat’ta isyanın başlaması üzerine TBMM tarafından Rıza Bey, Trabzon Milletvekili Hüsrev (Gerede) Bey ile birlikte isyan bölgesine gönderilmişlerdir.

Milli güçler komutanı Kılıç Ali Bey’le aralarında Kırşehir Milletvekili Rıza Bey’in de bulunduğu bir grup milletvekili üç gün süren bir inceleme sonucu bölgedeki milli güçlerden Boğazlayan’daki Kılıç Ali müfrezesine takviyeler yapılmıştır. isyanın bölgeye yayılmaması için Kayseri, Niğde ve Kırşehir’de önlemler alınmıştır.

Kırşehir Milletvekili Rıza (Silsüpür) Bey ve Trabzon Milletvekili Hüsrev (Gerede) Bey TBMM’ne verdikleri inceleme raporunda; isyanın, Ankara Valisi Yahya Galip (Kargı)’nın idaresizliği, belkide tertiplediği fesat yüzünden çıkmıştır diyerek Ankara Valisi Yahya Galip’i suçlamışlardır. (Milli Mücadelede Ayaklanmalar – General Kenan Esengün)

Rıza bey, Milli Mücadelenin başlaması ile birlikte Kırşehir-Keskin hapishanesinden çıkardığı mahkûmları da katarak oluşturduğu “Milli Süvari Alayı” ile birlikte gönüllü olarak cepheye gidip Yunan ordusuna karşı savaşmıştır.