bugün

düşün ki o bunu okuyor

gece çöken hüznü, böğrüme nota oturtarak aktaran eric abimle yine buralardayız. ah eric abim çıkamadık şu kuyudan.
içimdeki sıkıntıyı; sıkıntıya sebep olanların göremeyeceği yerlere hatta hiç bilinmediğim, kimsenin beni umursamadığı yerlerde aktarıyorum. nedeni, belki tanıdıklarımın yeteri kadar ilgilenmeyecek olmasından veya şaka yapmadan konuşabilirsem, olayın ciddiyetinin beni daha çok üzeceğinden kaynaklı. sanırım ikincisi.

sorunu söylemek beraberinde çözümü değil daha çok soruyu getiriyor. soruyorum ve belli müddet sonra sessizlikle karşılaşıyorum, belki cevabı karşımdakinde de değildir. fakat cevabı bende de değil. belki de biliyorumdur. geçelim bu kısmı.

her şey yolunda denilen anda, zaman kapsülüne atlayıp bugünümde belirmen dengemi bozuyor.
şu sıralar yolunda gitmeyen şeylere, senin de bulaşman canımı sıkıyor. sen sıyırsaydın kendini. beklentimi sıfırladığımı düşündüğümde bile, bir hareketinle beklentimin baskın yapanlar gibi içeri girmesi sinir bozucu. hareketin uğur dündar ise, beklentim fırına mühür vurduracak hamam böceği. gittikçe saçmalamaya başladım hdjf
özetle sevmek yetmiyormuş. olmuyormuş, yoluna girmiyormuş. bunu kabullenme aşamasındayken gelip dengemi bozman, mario'nun kafasına böcek atmışsın da, sil baştan başlamışım gibi. el insaf, az altın toplamamıza, can almamıza izin verseydin. ben de izin vermeyeyim, feratlar ve zaman kapsüllüler giremez yazayım. yazmaya niyetlensem okuma-yazmam beni yarı yolda bırakır gibi.
karşıdakini anlamaya başladıkça kızamamak ve doğrunun ne olduğunu sorgulamak istemiyorum. türkçe sorusuna ea kafasıyla değil mf kafasıyla baktığım günlere dönmek istiyorum. ne bileyim ya. belki de kendimi özledim.
güncel Önemli Başlıklar