bugün

sadece ankara da yaşayanların bilebileceği şeyler

görsel

Siyah beyaz filmlerdeki grinin yirmi dört ton olduğu aşkları özlüyorum,

akşam olup günün son aydınlığı karanlığın elini ürkekçe tuttuğunda,
Buluşmak için okul kapılarında çıkışını beklediğim dakikalar, gülmeye hazırlik yapan konser öncesi kulis telaşına döndürürdü yüzümü.

"Kim o"
sesini kapının arkasında duyamadigim,

Vurdumduymaz zilin, sağır düşüncelere daldığı anları aklıma getirmeye çalışan hafızama öfkelenir,

Dar merdivenlerden aşağı basamakları otomatik sayan içimdeki sesle, siyah beyaz karanlığa düşmemeye çalışırdım.

En sevdiğim tonu,
sert kızgın yağmurun tok sesle, kaldırım üstüne gelişini haber veren nalçalı topuk sesleriydi.

Ürkek Bir Genç kızın peşinden , seni takip ediyorum diyen gri bulutların üzerimize hovarda şalları örttüğü,
Siyah beyaz ankara' da..

(Heidi, kahvemdeki keyif ol)

“Şiiren"