sözlük yazarlarının rüyaları

aslında yıllardır gördüğüm rüyaları hatırlayamadan uyanırım ama bu defa lanet ki hatırladığım bi rüyayı burada paylaşmak istiyorum.
16 ekim pazar gecesi rüyamda tıpkı filmlerdeki gibi yerin yarıldığı bi deprem oldu ve asfalt sanki kurumuş derinin yırtılması gibi yırtılıyordu. Yanımdaki arkadaşım koşup oğlumu kurtarmamı söyledi ve rüya bi anda birkaç sene sonrasına atladı. Okullardaki yıl sonu gösterisinde oğlumun gösteriye çıkıp şiir okumasını bekliyoruz tüm salon. Sonra yaklaşık 2 buçuk yaşındaki kardeşi (ki normalde oğlum tek çocuktur.) sahnenin arkasından oğlumu kucaklayıp getiriyor. Sadece kafası ve gövdesi var. O an geçen senelerde yaşanan depremde oğlumun tüm uzuvlarını kaybetmesinin verdiği üzüntü ve iç burukluğuyla gözümde yaş içimde sızıyla bi anda uyandım ve rüyanın yaşattığı o gerçeklik hissinden uzunca bi süre kendime gelemeyip hıçkıra hıçkıra ağladım ve saatlerce uyuyamadım. Aradan bi süre geçince ben de sızmışım tabi. Ne kadar geçti bilmiyorum ama gardırobun kapaklarının deli gibi çarptığı, yatağın "exorcist" filmindeki gibi sallandığı o korkunç 4.7'lik depremle uyandım. Hani şu Ege Denizi açıklarında olan. Deniz kenarı bi ilçede yaşadığım için depremin etkisiyle ciddi anlamda sallandık. Öyle korkunç bi an daha önce yaşadım mı hatırlamıyorum ama aklıma ilk gelen şey daha birkaç saat önce gördüğüm rüya ve oğlumla ilgili en kötü olasılıklar geldi. Çok korkunç birkaç saniye sanki saatler gibi geldi ve deprem bittikten sonra kendimi tutamayıp deli gibi ağladım.
Aradan 4 gün geçmesine rağmen hala geceleri yatarken endişeye yatıyorum.
Bu kadar işte. Başlığı görünce anlatayım istedim.