bugün

ben bu yazıyı kardeşime yazdım

12 temmuzda Ankara'ya dönecektim arabaya binerken kardeşim gözümün içine baktı hadi sen benimle gel yolcu et beni dedim.
Geleyim mi Dedi.
Gözümün içine öyle bir bakışı vardı ki içimde birşeyler koptu.
Sanki o an anladım.
Tam 26 gün sonra onun acısıyla yanıp kavrulacağımı.
Sımsıkı sarıldım otobüse binerken.
Ayağa kalkıp son kez otobüsün içinden sana baktım.
Sonra bir cumartesi akşamı saat 19;30 da bana senin kaza yaptığını söylediler.
Herkes birşey yok dese bile kardeş kardeşi hissetmez miydi?
Bana birşey olsa sen hissetmez miydin?
Gitti kardeşim dedim...
Canım kardeşim...
Antakya'ya pazar sabahı yetişip seni yoğumbakımda öyle görünce tamam dedim...
Hayatım o an cehenneme döndü...
Günlerce seni o kapıda bekledim.
Sen benim canımın parçasıydın...
Bana dediğin gibi can ablam dediğin gibi can kardeşimdin...
Ben seni öpmeye koklamaya kıyamazken saatlerce o soğuk kaldırım taşında yattın...
Ben senin parmağın kanasa gözümden yaş gelirken...
Ben senden uzaktayken sen Canınla savaşıyordun...
içimi en çok acıtan ne biliyor musun?
Kaza anında o kaldırıma fırlarken Canın çok yandı mı ?
Anne baba dedin mi?
Sen benim dünyada sahip olduğum en değerli insansın.
Seni yaradan Rabbim için seni çok sevdim.
Sen çok özel ve güçlü bir çocuksun.
Seni seviyorum.