bugün

tabutum yürüyünce

mevlana nın mekansızlık alemine geri dönmesiyle sandukasının üzerine yazılmış olan gazeldir.

ölüm günü tabutum yürüyünce şu dünyanın derdiyle dertleniyorum sanma.
bana ağlama, yazık,yazık deme. şeytanın tuzağına düşersem, hayıflanmanın sırası işte o zamandır.
cenazemi görünce "ayrılık, ayrılık" deme. buluşma görüşme zamanım o vakittir benim.
beni toprağın kucağına verdikleri zaman "elveda, elveda" deme sakın; mezar cennetler mekanının perdesidir.
batışı gördün ya, doğuşu da seyret. güneşle aya gruptan ne ziyan gelir ki?
sana batış görünür, amma doğuştur o.
mezar, zindan gibi görünür ama ruun kurtulduğu yerdir orası.
hangi tohum yere ekildi de tekrar bitmedi? niçin insan tohumu hakkında yanlış bir zanna düşersin?
hangi kova kuyuya sarkıtıldı da dolu çıkmadı? can yusufu neden kuyudan ziyan görsün, niçin feryat etsin?
bu yanda ağzını yumdun mu, öte tarafta aç. artık senin hayhuyun, mekansızlık alemindedir.