bugün

ikinci mahmud

çok sayıda olan doğrularının yanı sıra bazı yanlışları da olan bir padişahtır.

başlıca doğruları osmanlı'nın yönünü kesin olarak batı sistemine doğru çevirmeye çalışması ve geleneksel düzenden saparak, merkezi iktidarı güçlendirmeye çalışmasıdır.

fakat yeniçeri ocağını toptan tasfiye etmesi tartışmalı bir mevzudur. şöyle ki, yeniçerilerin yaptıkları malumdur ama ocağı tasfiye ettikten sonra yerine koymaya çalıştığı ordu yeniçeriler kadar bile olamamış, mısır kuvvetlerine bile defalarca yenilmiştir. yeniçerilerin performansı en düşük dönemlerinde bile daha iyiydi.

peki yeniçeri ocağı tasfiye edilmeyi hak etmiş miydi? yine tartışmalı bir konudur. yeniçerilerin yaptıkları ortadadır fakat olayın bir de diğer bir yüzü var. zaman içinde esnaflar yeniçeri yazılır olmuştu. böyle olmasının sebebi osmanlı'nın yeniçeriye ödeyecek para bulamamasıydı. yeniçeriler kendi içlerinde "seferiler" ve "yatuklar" olarak ikiye ayrılmıştı. "yatuklar" bildiğiniz esnaflardı. bunlar savaşa katılmazlardı ama gelirlerinden seferilere ve onların yetimlerine pay vermek zorundaydılar. velhasıl devletin bulamadığı çözümü yeniçeri bulmuştu. yeniçeri esnafının bir özelliği de yabancı malların pazara girmesi konusunda direniş göstermeleriydi ki söz konusu direnişleri osmanlı ekonomisini ayakta tutuyordu.

tabi bir devletin ordusunun böyle devam etmesi mümkün değildi. 2. mahmud olması gereken düzeni sulh içinde sağlamayı başaramadı. belki de böyle bir olasılık hiç yoktu; emin değilim. sonuçta yeniçeri ile çatışması bir kan davası haline geldi. seferi yeniçeriler katledildi. onların bıraktığı boşluğu doldurmak ise çok zaman aldı.