bugün

ben bu yazıyı ona yazdım

Mutlu ol artık allahın belası. Sen mutsuz oldukça içim parçalanıyor. Git yaşa hayatını ne olur. Gençsin, akıllısın.
Keşke keşke seni iyileştirebilsem. Ama kalkıp arasam açmazsın, yanına gelsem yüzüme bakmazsın. Sonuçta ben kimim ki. Sen de haklısın. Esas konuşmak istediğin ben değilim. Sarılmak istediğin ben değilim. yanına geldiğimde sadece iki arkadaş gibi dertleşebileceğimizi bilsem, daha doğrusu yüzüme bakacağına inansam koşarak gelirdim yanına. Bugün sabah gelecektim hatta. Falanca yerdeyim gel de sana bir sıcak çikolata ısmarlayım diye arayacaktım seni. Ama bütün bunlar imkansız biliyorum. Senin gözünde oldukça kötü bir insanım, Düşüncesizim, bencilim ayrıca da çirkinim. Yanında olamadığım için Üzgünüm. Ama unutma, yanında olmamı engelleyen de sensin. Ne olur artık mutlu ol. Sana çok kırgınım evet, ama senin kötülüğünü isteyen biri olmadım hiç. Olmayacağım da. Dans ettmeyi severdin, bir şarkı aç ve bırak kendini ritme. Sonra bir şarkı daha, bir şarkı daha, bir şarkı daha...