bugün

ironi

türkçemiz pek çok dil oyunlarına imkan veren zengin bir dildir. edebiyatçılar tarafından edebi sanatlarda kullanıldığı gibi, bazılarıda günlük hayatta basma kalıp olmuş söz öbekleri haline gelmiştir.ingiliz ve alman edebiyatında ironi(irony) kullanımı başka bir millet veye zümre tarafından anlaşılmayabilir.
en genel ifadeyle "ifade edilenin söylenilenin tersini kastetmek" "mevcut olan veya olması beklenilene tam amansıyla karşıt olma" "tartışmada bilmezden gelme"
itfaiye motorunun yanarak kül olması ironi kavramı içindedir.
doç.dr. sevim kantarcıoğlu bu term üzerinde durmuş ve karşılık olarak "kinaye" kullanımını önermiştir.
mehmet akif'in kullandığı ironi en başarılı örneklerdendir. hiciv söz konusu olduğunda-ki sık kullanır- ironi büyük yer tutar.sosyal bozuklukları teşhis ederken, onların düzeltilmesini öneririken bu yola başvurmuş dikkatleri üzerine çekmek istemiştir.anlatılanı çarpıcı hale getirmektir yaptığı şey!
meyhane şiirinde:
"içinde bir masa,yahut civar tabutluktan
atılma çok ölü görmüş acıklı bir teneşir"
demiş ve ölüm ile içki arasında bir bağ kurmuştur.
süleymaniye kürsüsünde ise bu kadar mükemmel bir caminin etrafının ne kadar berbat olduğunu belediye hizmetlerinin başarısız olduğunu ve camiye gelirken geçtiği köprünün ne halde olduğunu şöyle anlatmıştır:

"köprüler asma imiş avrupa afakında
varsın olsun, o da bir şey mi? bizim şarkın da
böyle daldırma olur... hem açınız asarı
köprünün nerde görülmüş, hani tahtelbahri"

köprü sal haline gelmiştir,ona yüzen bulvar der.batıdaki asma köprü bizde "daldırma" köprüdürr.dünyanın hiç bir yerinde yoktur.böylece üstünlük duygusu ile alay eder.
daha niceleri m. akif ersoy'un kullandığı gibi eserlerde başarıyla yer almıştır.