bugün

sözlük yazarlarının itirafları

mesela evde kahvaltı yaptığımda sadece lavaboya çatalımı, bıcagımı, bardagımı koyup gidebiliyordum.
üniversitede bunu yapamıyorsun.
masayı sen kaldırmak zorundasın, bulaşığı sen yıkamak zorundasın.
çamaşırlarını senin yıkaman gerekiyor.
evde öyle değil. evet, bir sürü tartışma bu yüzden cıkar evde fakat annen, baban dışardakiler kadar acımasız olamaz.
burada tek başınasın, her şeyi sen yapıyorsun.
oturup ağlıyorsun, boğuluyorsun karşındaki insan "of" deyip gidebiliyor.
çünkü anlamıyor, ablası, başka bir yakını yakınında.
ya da ailesini umursamıyor.
ama sen oturup konuşacak birini arıyorsun, derdini anlatabileceğin.
"of" deyip giden birine nasıl anlatırsın derdini?
işte ailenin, annenin, babanın, kardeşin, ninenin değeri burada anlaşılıyor.
onların verdiği sıcaklığı hiçbir yerde bulamıyorsun.
hep içinde bir acı, bir boşluk.
şimdi 16 gün sonra gideceğim günü iple çekiyorum.
ilk yapacagım şey anneme sıkı sıkı sarılıp beraber uyumak olacak.
bundan sonra kavga etmeyeceğim, ne derse onu yapacağım. yeter ki yanımda olup elimi tutsunlar.
can ciğer dediğin arkadaşlar bile anlamayabiliyor çünkü bazen.
aile gibisi yok. onlar gibisi yok.
kıymetini öyle bir anladım ki. ah öküz kafam.