bugün

uludağ sözlük üç yılda ekşi sözlük ü geçer

uludag sözlük'ün kurulduğu günden bugüne ne kadar geliştiği malüm fakat bu gelişimi sözlük değil yazarlar yapıyor. öncelikle bunu bilmek lazım.
bir private sözlük, bir itü sözlük (ki ikisinde de yazmışlığım var) uludag'dan önce kurulup zamanında kendini gösterme fırsatı bulmuş sözlükler.
bugün bu sözlüklerden daha çok uludag konuşuluyorsa yazar sayısındandır. çünkü sözlüğün okuyucu edinmesi çok zor. bunun için kendini kanıtlama, yani uzun yıllar gerek.
tabii daha önemli olan bu popülerliği kullanabilmek. bahsedilen sözlükler de bir zamanlar popülerdi, ne oldu? yazar alımını kapatarak, ben elitim diyerek elit olunmuyor. private yazar alımını kapayıp, bünyesindeki birkaç yazarla başbaşa kaldı. çünkü başka sözlükte yazabilen bir kişi gidip de private'yi okuma gereksinimi duymadı. bunu orada da söyledim ama elit olalım dediler. gördük. çok elitler.
hazır böyle bir hava yakalanmışken yeni yeni iyi, bilgili, yazma yetisi olan yazarları bünyeye katarken eski yazarları da bünyede tutmak gerekir. yoksa geçeceğim dediğin ekşi sözlük yazar alımını açarsa bir anda birçok yazar orada yazar. bu yazarlardan kasıt tek tek ilgilenilmesi, bir dediklerini iki etmemek falan değil; genel bir güzellik yaratıp cazibeyi kullanmak. bunun için gerekli birkaç değişiklik ve yenilik yapılmalı. bu karma sistemiyle olur, yeni istatistiklerle olur, zirvelerle olur, radyoyla olur, müzeyle olur, reklamla olur... yapmak istedikten sonra bir şey bulunur. yani, zaten iyiye gidiyoruz diyerek bırakılırsa bu gidiş bir zaman sonra duracaktır.
sonra ekşi sözlük yazar alımını açtı da bende doğru düzgün yazar kalmadı diye yanıma gelme. demedi deme.