bugün

mustafa kemal atatürk

Nasıl yaptı bilmiyorum ama 7den 70ine ülkedeki her zümreyi bir şekilde rahatsız etmiş liderdir. tüm şeriatçıları asmayarak kemalistleri, bazılarını asarak dinden bacaklı şeriatçıları, savaş zamanı olmasından ve ülkedeki herkesin savaşlar yüzünden umutsuzluğa düşmesinden ötürü sarıldığı milliyetçilik ilkeleriyle bizim saftirik solcuları, tek partili dönemden dolayı bazı liboşları, egemenliği kayıtsız şartsız cahil bir millete vermesinden dolayı da beni rahatsız etmiş iyi niyetli, dahi diktatördür.

Milliyetçilik ilkeleri ve cumhuriyet ilanı dışındaki konulara değinmek bile istemiyorum, bence tamamen anlamsız. Öncelikle milliyetçilik ilkelerini eleştiren insanlara avrupada bir tur atmalarını öneriyorum. Nitekim din ve milliyetçilikle hiç alakası olmayan ben avrupada bulunduğum süre içinde milliyetçilik ilkelerini haklı çıkaran bazı sıkıntılar gördüm. Sorun şu ki, milliyetçilik kavramı günümüz için geçerliliğini yitirmiş gibi görünse de, ülkeler arasında, hatta ülkeler içindeki eyaletler ya da doğusu batısı güneyi kuzeyi vb bölümleri arasında çok ciddi kültür farklılıkları barındırıyor. Bu kültürlerin ortak özelliği ise, bulundukları ya da gittikleri ortama uyum sağlamayı değil, kendilerine uydurma politikasını seçmeleri. Bu nereye giderseniz gidin değişmeyen bir gerçek. Şimdi bu ülkelerin hangisine giderseniz gidin geçmişte yaşanan savaşlardan ötürü, bıraksanız hepsi birbirini boğazlayacak, modernler filan ama boşluğu bulurlarsa hiç acımaz yapıştırırlar benden demesi. Başlık konusu kişinin ülkeye bir nebze kazandırdığı, bir nebze de nefretle karşılandığı milliyetçilik anlayışının özü kültür birliği amaçlıdır. Kenan Evren ve benzeri Amerika işbirlikçelirinin Atatürk'ün prensiplerine bağlı olduğunu iddia etmek ancak akıl tutulmasıyla açıklanabilir. Ülkeyi işgalcilerden kurtarmak amacıyla millete "tirivirisin", "kaplansın" deyip gaz verdiği doğrudur, ki burda kazanan yine Anadolu insanıdır; bu ilkesinin özü genelgeçer milliyetçilik kavramı değil kültür birliği yaratma çabasıdır. Yoksa kalkıp da 72 milletin yaşadığı topraklarda "ne mutlu türk'üm diyene" demenin bir mantığı yok. Gelelim ikinci sıkıntılı hamle olan cumhuriyetin ilanına, bence atatürk'ün yaptığı en büyük hatadır. Türk toplumu hiyerarşik bir yapıya sahiptir, sağcısı ya da solcusu tarafından, tek bir adam tarafından yönetilmiş ve yapısı gereği de bunu istemektedir. Son demokrat amcamız da buna örnek. Bence doğrusu meşrutiyetle yola devam etmek idi, ama kendisi idealleri doğrultusunda kontrolü halka vermiştir, iyi ya da kötü yapmıştır tartışılır. Yüzlerce iyi icraatından sonra devede kulak kaldığından saygı duymama sebebi değildir.

Not: diktatör kelimesi illa ki kötü bir anlam ifade etmez. Krallar otoritesini tanrılardan alıyor, adam uğraşmış bilek gücüyle almış. Örnek olarak Napolyon, Fransayı yenilgiden yenilgiye sürüklemiş bir diktatör ama yönetim, ticaret gibi konularda yaptığı çalışmalar avrupa ülkelerinin temelini oluşturmuştur.