muhteşem yüzyıl

( depresyonda olduğum için ancak yazabiliyorum sözlük. affet beni.)

Sultan süleyman'ın ağır göz kapakları sponsorluğunda çekilen 'muhteşem halvet' dizisinde geçtiğimiz hafta; (22 şubat- 48. bölüm)

+ Osmanlı devletini kasıp kavuran 1. cariye kuşatmasında yüzü yakılan the lord of the meme Hürrem sultan, hatice sultan'ın evine sığınır ve orada süleyman'a durumunu anlatan bir mektup gönderir. Mektubu ele geçiren sadrazam pargalı ibrahim paşa, olayı savaş sırasında gizler.
Bu sırada 'çocuklarım olmadan asla' moduna giren Hürrem sultan, saraya geri dönerek valide sultan ve mahidevran sultana koskoca bir ayar verir.

+ Seferin bitişiyle eve dönme kararı alan hard-core Süleyman'ın yanına kırım hanı Giray han geliyor. Buraya kadar her şey normal ama Kırım hanı'nın sülünün elini öpmesi hiç de doğru gelmedi bana sözlük. Çünkü adam valide sultan'ın erkek kardeşi, yani süleyman'ın da dayısı oluyor. Ulan nasıl el öpüyor o zaman?!

+ Hürrem'e yardım ettiği anlaşılan Daye hatunun yerine sarayın en iblis ruhlu karakteri Gülşah'ın atanması beni sinir krzilerine sokmuştur.
(size depresyonda olduğumu söylemiştim değil mi? )

+ Sümbül ağa sanırım bu cilve ve işvesiyle isteseydi süleymanı bile tavlardı be sözlük. o nasıl bir raks etmektir...

+ Hürrem'in yandığını süleyman'dan saklayan sadrazam pargalı ibrahim paşa, hürrem'e bir mektup yazarak 'otur oturduğun yerde be kadın' demeye getirmiştir. Yandın sen pargalı!

+ Hürrem bence Nora'yı gözden çıkararak harika bir atak yaptı. Nora'yı şehzade mustafayla baş göz edip, sinsi planlarını daha rahat uygulayacak bence. -ki nora'nın halvete seçilmesi de kehanetimi doğruladı. - cc Hürrem reyiz cc.

+ (bu sırada hürrem yüzüne kremler falan sürüyor iyileşmek için.)

+ Sarayına dönüş yapan Süleyman'ın gelişiyle dizi tekrardan pempe dizi moduna geri dönüş yaptı!

+ Sülü'nün erKEKlikte sınır tanımadığını bir kez daha anladık. Nikahlı karısı kasten yakılıyor fakat adam hala bir o yana bir bu yana... Tövbeee! He ama hakkını yemeyelim, valide sultan'a karşı takındığı tavır gayet yerindeydi. Ayrıca sadrazam pargalı ibriaim paşaya verdiği muhteşem ayar içimin yağlarını eritti sözlük.

+ Sülüman: Hürrem'im... Afet-i devranım... Ben seni her halinle sevdim. Başımın tacı yaptım... Benim bu gözlerim seni nasıl çirkin görür? Bu mümkün müdür? Sen bilmez misin ki, ben sana baktıkça nefes alırım...

yorum: sözlük bana böyle erkek bul lan Allahsız!

+ Şehzade mustafa'nın odasına gündeliğe giden Nora, şehzadenin odaya girmesiyle çok heyecanlanır. E bizim şehzade de zaten bir titrek hatun görmeye görsün, hemen hallendi tabi!

+ ibrahim'i şairane laflarıyla karşılayan Hatice sultan sana bir çift sözüm var! Sen o lafları edene kadar adam sıkılıyor. Nigar hatun şöyle bir göz süzerek 'özledim' dedi, herif 'akşama bekle beni.' deyü deyü halvete gitti. Bilmem anlatabildim mi?

+ Şehzade msutafa'nın önünde dönemin 'dirty dance' ını yapan Nora, 'ye beni, sar beni, yeaaah' tarzında mesajlar verdi.

+ Malkoçoğlu vali beye ''ibrahim paşa yaktı beni.'' gibisinden atarlı cümleler kuran matrakçı nasuf efendi'nin ağzındaki baklanın çıkması yakındır.

+ Daye Hatun... valla bu bölümün en muhteşem yanı sen ve senin o muhteşem osmanlı tokatındı be. cc daye hatun reyiz cc.

+ Sevgili şehzade mustafa, bak bebişim senin anan zaten ezelden beridir göz yaşı döküyor. Üstelik haklı da olsa, haksız da olsa o kadar aptal ki bu senin annen hep güçsüz konumuna düşüyor. Artık her babana gidişinde bu konuda ayar vermek yerine daha akılcı hamleler yapsan böyle tepkiler almazdın emin ol. Zaten yarın öbür gün suyun ısınacak yani... Neyse...
Gene de ''bizim geleceğimize kim karar veriyor baba? biz mi, hürrem sultan mı? '' ayarın güzeldi.

+ (daha ne yazacağıdım ki?)

+ Yeni bölüm yarın...