bugün

fetullah gülen in günümüzün mevlanası olması

biri afganistanda doğmuştur diğeri ise afganistan da dahil birçok ortadoğu ülkesini işgal etmiş, masum insanların kanına girmiş, hoşgörüsüzlük ve açgözlülük abidesi amerika himayesinde yaşamaktadır.

biri "Asil o Allah mülk ve saltanat sahibidir, ben ne mal isterim, ne mülk,Senin taht dedigin sey, tahtadan yapilma tuzaktir, igreti padisahligi Allah'a ver de Allah sana herkesin kabul edecegi hakiki bir padisahlik versin, yok olmadikça hiç kimseye yüce huzura varmaya yol yoktur, yokluk küheylani, ne de güzel bir buraktir. yok olduysan seni varlik makamina götürür." sözleri ile felsefesini anlatan bir garip alim diğeri kaynağı belirsiz milyarlarca dolara hükmedip villalarda yaşayan Amerikano bir mehdidir.

Mustafa kemal, Konya milletvekili Naim Onat'ın mevlana'yı yermek istemesi üzerine "Eğer Mevlanayı sizler gibi kavramak gerekirse, o büyük insanın ruhu dertlenir, biz de belki bir saygısızlık göstermek zorunda kalırdık. Mevlanayı ululuğuyla kavrayabilmek için medresenin dar kapısından geçmemiş olmak gerek." demiş ve başka bir zaman da şu sözler ile mevlanaya bakışını açıklamıştır:

Mevlana, Müslümanlığı Türk ruhuna intibak ettiren büyük bir reformatör... müslümanlık aslında geniş manasıyla hoşgörülü ve modern bir dindir. Araplar onu kendi bünyelerine göre anlamış ve tatbik etmişlerdir. Sıcak bir iklimde oturan, suyu nadiren kullanan, genel bir hareketsizlik içinde ömür süren Badiye Arapları için günde beş vakit abdest ve namaz, çok ileri seviyede bir yaşama hareketidir. Hz.Muhammed insanları uyuşukluktan harekete sevk etmiştir. Sarp dağlar, yüksek yaylalarda at koşturan, erimiş kar suları ile yıkanan Türkler için abdest ve namaz çok tabii olmuştur. Mevleviliğe gelince, o tamamen dönerek ayakta ve hareket ederek Allaha yaklaşma fikri, Türk dehasının en tabii ifadesidir.

Peki ya saidi nursi ve nurculuk atatürk'e nasıl bakıyor?

Fethiye Müftüsü Mehmet Dirlik, 14 Nisan 1966'da Kaymakamlığa bir yazı gönderdi. Yazıda Fethiye'de Nurcuların Atatürk'ü teccal olarak gördüğü, şapka takan herkese teccalin mikrobudediğini belirtiliyor ve ekliyor: Müftülük görevini üzerime aldığım tarihten bu yana aşağı yukarı kazaya bağlı bütün köyleri dolaştım. Vatandaşlarla ve köylerdeki din adamları arkadaşlarımızla tanıştık. Hasbıhaller ettik bu günki feza devrinde aya ulaşılmaya çalışıldığı bir devirde iptidai ve geri düşüncelerle memleketimizin kalkınıp ileri milletler seviyesine ulaşamayacağını ancak geri değil ileri düşüncelerle bir memleketin kalkınabileceğini ve ilerlemeye dinin engel olmadığını daha yardımcı olduğunu Hazreti Peygamber'in, "okumakla ilimle çalışanların ibadet etmiş insanlar kadar muteber olurlar" sözünü hatırlatarak telkinlerde bulundum.

konuyla ilgili ntv kaynaklı bir habere http://www.heddam.com/Haber.asp?HaberKimlik=3207 adreinden ulaşabilir.