bugün

galatasaray ın ligden çekilme kararı

mantıklı bir karardır. Fenerbahçeli olarak destekliyorum. Ancak buzdağı bir bütündür ve bizlere gösterdiklerini kadarını biliyoruz. Ya görünmeyen kısım ne olacak?

Aziz yıldırım kesin bir dille 58. Maddenin değişmemesi gerektiğini dile getirince, federasyonun eli ayağı iyice birbirine dolandı. Çünkü fenerbahçe şike yapmadı. O sıralar gündemin değişmesi gerekiyordu, değiştirdiler. Fenerbahçe taraftarından ise hiç beklenmedik tepki gören federasyon, alelacele "bu daha birinci dalga operasyon, devamı gelecek." dedi. Ondan sonra da herkesin güldüğü tutuklamaları yaptı. Tıpkı ergenekon ve balyoz davalarındaki gibi... Adamları tutukla, kanıt uydur mantığını işlettiler. Ama gel zaman git zaman, kanıt bulamadılar. Sadece suyu bulandırdılar. Fenerbahçe şampiyonlar ligi'nden men kararını cas'a taşıdı. Uluslararası avukatlarla anlaştı. Her ne kadar bu dava şike ile ilgili olmasa bile, en azından federasyonun nasıl keyfi davrandığının alametidir.

Sonra ülkeye pierre cornu diye bir adam geldi. Lütfi arıboğan ve ilhan helvacı ile görüştükten sonra cas'a dilekçesini verdi. Pierre cornu'nun ifadesini tff yalanladı. Arıboğan ve helvacı ise taban tabana zıt konuşma olduğunu söyledi. Hadi diyelim tff doğru söylüyor, o zaman uefa'nın başı fena derde girmiş ki yalana başvurmuş. Yok eğer cornu doğru söylüyorsa, o zaman da tff'nin yan bastığının resmidir. Duruşma olunca gerçekler gün yüzüne çıkacak nasılsa...

Öte yandan, yurtdışı çıkış yasağı bulunan trabzonspor başkanı sadri şener'in apar topar yurtdışı çıkış yasağının kaldırılması da ayrı bir soru işareti.

ibrahim akın'ın beşiktaş aleyhinde ifade verip daha sonra "baskı altında ifade verdim." diyerek ifadesini çekmesi bir diğer saçmalık.

Ek iddianamenin bjk ve ts'nin avrupa'daki selametleri belli olduktan sonra açıklanması ise başlı başına muamma. Neden ilk iddianamede adı geçen bjk ve ts iddianameden çıkarıldı?

ihale kala kala fenerbahçe'ye kaldı. 3 temmuz'da bu olaylar patlak verdiğinde odak noktası fenerbahçe idi, 6 ay ortalık bulandırıldıktan sonra yine fenerbahçe tek başına bırakıldı.

Şimdi ise ortada iki ihtimal var:

Ya ek iddianamede fenerbahçe'ye isnat edilen suçların bir belgesi yok ve federasyonun eli kolu bağlı ya da kanaata göre fenerbahçe küme düşürülür ve ondan sonra ligde yaprak dökümü başlar. Hele hele bugüne kadar şikeyi; şikeye teşebbüs, teşvik primi vermek ve vermeye teşebbüs suçuyla aynı seviyede görüp bundan sonra ceza kategorilendirmeye kalkmak saçmalığın daniskasıdır. Madem şüphe bile düşürmek yeterlidir, o zaman 8 takımı birden düşürmek zorundalar. Eğer iddia edildiği gibi sadece fenerbahçe şike yaptıysa ve adı geçen tüm diğer takımlar masumsa, 58. Madde fenerbahçe için değil, diğer 7 takım için değişecek demektir. işte başkan aziz yıldırım'ın karşı durduğu nokta bu. Ya hepimizi düşürün, ya da hiçbirimizi demeye getirmiştir son mektubunda.
Kaldı ki lig başlamadan önce ali koç tedbirli olarak bir alt lige düşürülmeyi talep etmiş ancak bu talebi "gidecekseniz kendi isteğinizle gidin." denilerek reddedilmiştir. Peki ali koç neden tedbirli olarak düşürülmeyi istemiştir? Çünkü o zaman fenerbahçe yargıda hakkını arayabilecekti ve haklı bulunduğu taktirde federasyonun kapısını kilit vurdurabilecek kadar tazminat kazanabilecekti. Federasyon madem bu kadar emindi fenerbahçe'nin şike yaptığından, neden düşürmeyi göze alamadılar. Sene başında düşürmeyen federasyon, sene sonunda mı düşerecek sanki? düşürecekse bile sadece fenerbahçe'yi değil, diğer 7 takımı da düşürecektir. Galatasaray'ın da kayıp 1 milyon euro'su hala araştırıldığına göre, her an sahte deliller uydurulup galatasaray bile düşürülebilir.

Aralık 2010'dan beri takipteyiz dediler, peki neden o zamanlar suçüstü yapmadılar? Neden temmuzu beklediler? Hadi yasa 14 nisan'da çıktı, kasıtları fenerbahçe'nin düşmesini sağlamaktı diyelim, o zaman neden ilk tespit ettikleri maçta sezon ortasında düşürmediler?

Velhasıl-ı kelam, olay başlı başına komedi. Biz de izliyoruz.
güncel Önemli Başlıklar