bugün
- bik bik'in balona binmesi32
- ayça tilki8
- vatandaşlık farkı alan otel18
- anın görüntüsü18
- cumaya gidenlerin çok azalması17
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim14
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız10
- aleyna tilki'nin en seksi fotoğrafı8
- alınan en güzel iltifat11
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- türkiyede çok abartılan arabalar15
- futbolcu ismiyle nick almak10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim8
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası28
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- kanınıza rengini verir misiniz11
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan14
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım28
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- integralin müfredettan kaldırılması15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı26
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir9
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş8
entry'ler (17)
senin tümörün benim dediydi hey gidi hey, bir de salak demişti ama onu boşverelim. geçmişte kimin kime ne dediğinin ne önemi kaldı bugün?
fransızca ile on senedir uğraşan biri olarak naçizane tavsiyem, "öğrenmesinler."
Death Note, L elbette. Canım ciğerimdir.
Diğer isimleri için,
(bkz: hideki ryuga)
(bkz: eraldo coil)
(bkz: ryuzaki)
(bkz: death note)
Diğer isimleri için,
(bkz: hideki ryuga)
(bkz: eraldo coil)
(bkz: ryuzaki)
(bkz: death note)
Fiziksel olarak Uranüs'e de gitsek, kafa olarak olduğumuz yerde saydığımızı gözler önüne bir kez daha seren başlıktır.
insanların sevilmeye değip değmeyeceğini cinsel ilişkiye girip girmediği ile hesaplayan erkekler, ilk parasızlıklarında, ilk işşizliklerinde eşlerinden çelme yediklerinde üzülüp ağlamasın; kendilerindeki kafanın aynısından kullanan bir eş bulmuş olduklarına sevinsinler.
insanların sevilmeye değip değmeyeceğini cinsel ilişkiye girip girmediği ile hesaplayan erkekler, ilk parasızlıklarında, ilk işşizliklerinde eşlerinden çelme yediklerinde üzülüp ağlamasın; kendilerindeki kafanın aynısından kullanan bir eş bulmuş olduklarına sevinsinler.
Tarkan'ın Kış Güneşi şarkısı;
https://www.youtube.com/watch?v=-CxauCeQ_SQ
Sözleri Yıldız Tilbe'ye aittir, alt yapısı bir harikadır. Tarkan'ın en iyi şarkısıdır.
https://www.youtube.com/watch?v=-CxauCeQ_SQ
Sözleri Yıldız Tilbe'ye aittir, alt yapısı bir harikadır. Tarkan'ın en iyi şarkısıdır.
Sürekli aynı şeyler olsa da, birileri ölüyor, yeni birileri ile denk geliniyor, gruba katılma, dalaş, hop yine birileri ölüyor; kendini izleten dizi. On sene olmuş dile kolay, sağ kalmayı başaran karakterlerle akraba olduk, çoğunu amcamdan halamdan çok gördüm; şimdi nasıl vazgeçelim.
bir yenilik denemeye karar vermiş ve ya sadece canı öyle yapmak istemiş ve yapmış olan kadındır.
Oyunculuğu hobi gibi yapan, ressamdır bu arkadaş. Aynı zamanda performans sanatı da sergiler, geçen gün bir ekiple beraber balkondan aşağı karpuz attılar örneğin, bir kaç sene evvel de kendini komple sarıya boyayıp bir şeyler yapmış. :swh:
Kendisini (bkz: the 100) dizisinde (bkz: finn collins) olarak izledik, bunun dışında pek öyle bilinen yapımlarda rol almamış henüz.
Oyunculuğu bana kalırsa kasıntıdır, ağzını burnunu aşırı oynatır.
Ressamlığı, deli deli bakması, röportajlarında bariz şekilde belli olan içe kapanıklığı ile aslında başka biridir ve o başka biri oyuncu olandan daha hoştur.
Uzun bir süredir yine oyuncu olan (bkz: jane levy) ile sevgilidirler.
Kendisini (bkz: the 100) dizisinde (bkz: finn collins) olarak izledik, bunun dışında pek öyle bilinen yapımlarda rol almamış henüz.
Oyunculuğu bana kalırsa kasıntıdır, ağzını burnunu aşırı oynatır.
Ressamlığı, deli deli bakması, röportajlarında bariz şekilde belli olan içe kapanıklığı ile aslında başka biridir ve o başka biri oyuncu olandan daha hoştur.
Uzun bir süredir yine oyuncu olan (bkz: jane levy) ile sevgilidirler.
Kendisini çekici buluyordum evet lakin bütün olayının saçları olduğunu idrak edince yıkıldım.
Saçları kısaltınca çakal emlakçılara benzemiş olan eski yakışıklı.
Saçları kısaltınca çakal emlakçılara benzemiş olan eski yakışıklı.
yaşadığım en ağır hayal kırıklıklarından biridir. mektup yazıp ucunu yakarak bethesda'ya yollamayı düşündüm. Böyle harika bir efsane buraya mı varacaktı? Elimde odun meczup gibi tek başıma dolanıyorum bomboş haritada, ne bir npc ne bir hikaye. Sürekli holotape bulup bir şeyler dinliyorum, robotlarla falan muhatabız. Yanımdan zıplayarak başka bir oyuncu geçiyor. Neymiş grup olup beraber oynayacakmışız npc o yüzden yokmuş. Yavrum herkes solo takılmak istiyor bu tip oyunlarda yahu, rpg oynuyoruz. Tek başıma var olacağım olayım o, neden tanımadığım insanlarla kulakta kulaklık grup olup uçan kakalak öldüreyim? Eğer onu yapmak isteseydim moba oynardım. Kahroluyorum her gün.
uzun sözün kısası, fallout serisinin beklentiyi karşılayamayan yeni online oyunudur.
uzun sözün kısası, fallout serisinin beklentiyi karşılayamayan yeni online oyunudur.
Fikrimce en iyi rpg oyunlarından biridir. Senelerce oynadım, oyunda geçirdiğim süre üst üste konsa muhtemelen hayatımın 6-7 ayını buna vermişimdir. Oynadıkça yeni şeyler keşfediliyor kardeşim bir oyun hiç mi bitmez? Bunun tasarımı yapan çocuk kör oldu. Sürekli yeni mekanlar bir şeyler. Yarattığı dahil olma hissi de inanılmazdır, o hafif dandik grafiklere ve rezil dövüş motoruna rağmen kendimi dragonborn sanarak dolanıyorum senelerdir.
Kısacası harikadır, hikayesi harikadır, müzikleri harikadır, keşfetme duygusu harikadır, insanı içine çekişi harikadır.
Kısacası harikadır, hikayesi harikadır, müzikleri harikadır, keşfetme duygusu harikadır, insanı içine çekişi harikadır.
7 sezondur iması yapıldığı üzre şahsi fikrim bu şahıs (bkz: jon snow) delikanlısıdır. yakışıklı da kerata.
Bazı müzelerde öğrenci günüdür, ücretsizdir. Müzeye gidilebilir.
(bkz: istanbul modern)
(bkz: türkiye iş bankası müzesi)
(bkz: pera müzesi)
(bkz: sakıp sabancı müzesi)
(bkz: istanbul modern)
(bkz: türkiye iş bankası müzesi)
(bkz: pera müzesi)
(bkz: sakıp sabancı müzesi)
günün biçimsiz saatlerinde yaşlı ve hasta eşini azarlarken delirip haykırmaya başlayan komşudan iyidir.
Bizim Aile filminde Yaşar Usta karakterine can veren Münir Özkul'un meşhur tiradıdır,
"Bak beyim, sana iki çift lafım var." diye başlar,
"Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmaz?
Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören? Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor! Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Sen büyük patron, milyarderrrrrrrrr, para babası, fabrikalar sahibi Saim bey. Sen mi büyüksün? Hayır ben büyüğüm, ben, Yaşar Usta!
Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! Gözümde pul kadar bile değerin yok! Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın.
Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz. Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme! Dokunma çocuklarıma! Dokunma oğluma! Dokunma gelinime! Eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar Usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! Anlıyor musun? Vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"
Her seferinde daha da harikadır.
"Bak beyim, sana iki çift lafım var." diye başlar,
"Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmaz?
Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören? Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor! Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Sen büyük patron, milyarderrrrrrrrr, para babası, fabrikalar sahibi Saim bey. Sen mi büyüksün? Hayır ben büyüğüm, ben, Yaşar Usta!
Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! Gözümde pul kadar bile değerin yok! Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın.
Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz. Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme! Dokunma çocuklarıma! Dokunma oğluma! Dokunma gelinime! Eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar Usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! Anlıyor musun? Vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"
Her seferinde daha da harikadır.
bir takım estetik müdahaleler ile dürtülmezse, insanın tabiatı gereği her memenin zaman içerisinde gerek yavaş gerek hızlı şekilde aldığı yol, birinden diğerine.