bugün

benim için tavuklu pilavdır. akşamları zaten bir şey yemem. belki brokoli.
Maşallah arkadaş kuru fasulyeyi yememiş direkt tarladan sofraya nakil yaptırmış. Yanına pilav olsa diyecektim ama bu vaziyeti gören pirinç taneleri ayaklanıp tekrar Balıkesir e kaçarlardı.
Yemeyeceğim galiba. Canım tarçınlı yoğurt çekti. Markete üşenmeyen biri varsa, tarçın ve yoğurt please *
benim genellikle 2 gibi yediğim yemektir.
Çalışan insana "Ulan yemesek mi?" dedirten bir hal almış öğündür.
Afedersiniz dün 150-200 gram kadar kremalı mantarlı bifteğe ve yanında bir patates püresine 150 lira verdim.

Kılışdar ülkeği mafedti.

Neyse simit ayrana devam, hülooğ.
enflasyon düşene kadar herşeyin fiyatı artmaya devam edecektir, maalesef.
kahvaltıyı yapma saatinize göre öğle yemeğini yiyiş saatini değişkenlik gösterir.

sabah 9 sularında uyanıp kahvaltıyı 11.00 de yaptım. haliyle henüz öğle yemeğini yemedim.

biraz acıkma var evet ama bu öğünü atlayıp akşamleyin direkt akşam yemeği yiyebilirim.
Bazıları inanılmaz anlamlıdır.

Ruhunuz şad olsun. Sonsuza kadar minnetle anıyoruz.

görsel
ing. lunch.
bugünkü menü budur
görsel
görsel
Canım annem odama kadar yemeğimi getirmiş. Varol.
Günden güne sıkıntı veren öğün. Onsuz yenilen hiçbir ogunden tad alamıyorum sozluk. Dahası batiyo her lokma. Kardesim için hissederdim bu duyguyu. Şimdi yoldasim icin. Onun karni doysun, lezzetle yasasin da ben ancak o vakit yediğim yemekten keyif alırım. Ahh sozluk ahh bilmedigin ne çok şey var bilemezsin.
ızgara köfte, köz biber, ayran ve brownie'dir.
özellikle memur kısmının erken çıkıp geç geldiği yemek yiyip üstüne alışveriş bile yapabildiği zaman dilimidir.
üniversiteye gezmek için gelen veledlerin tüm yemekhaneyi silip supurup gitmeleri sonucu sadece pilav ve irmik tatlısı yediğim yemek.aminiza koyim sizin açim allahsizlar.
işteyseniz ve yemekte saçma sebzelerin karışımıyla ortaya çıkan -türlü- gibi gereksiz bir yemek varsa çekilmeyendir.

türlü ne la. tembel aşçı yemeği olarak değiştirilsin adı.
çok piç bırakılır. olsa da olur olmasa da olurdur. sabah kalkarsın mükellef bi kahvaltı edersin. çünkü günün ilk öğünü önemlidir. ama öğlen işin olur ya da acıkmazsın ya da amaan akşama doğru yerim dersin ve öğle yemeğini atlarsın. ya da atıştırarak geçirirsin. işte böyle piç böyle önemsizdir öğle yemeği. şimdi yersem akşam yiyemem der geçersin öğleni. ona da yazık değil mi? o ki kendini hazırlar insanlar yemek yicek der mutlu olucaklar falan ama yoook illa hızlı geçeceksin öğleni di mi?
üzülüyorum öğle yemeğine.
yemek konusunda sıkıntılı olan insanları her öğlen 'acaba bugün ne yesem?' diye düşündüren, aç karınlarını doyurabilmek için tüketecekleri gıda.
tek başına yenmemesi gereken yemektir.
çoğu zaman sabırsızlıkla beklenen öğündür kendileri. kahvaltı düzgünce yapılamamış, mutfaktan da annenizin yaptığı yemeklerin güzel kokuları yayılmaya başlamıştır. işte o an dayanılmaz gelmeye başlar yiyememek ve beklemek.
statükocu ve darbecidir.
evdeysen bir önemi olmayan, ofiste ise can olan öğündür efendim. günün geri kalan kısmına yenilenmiş dönme yoludur. modern işletmecilik anlayışının olmazsa olmazıdır.
sol frame'de görüp aklıma gelen öğün.* teşekkürler sözlük, beni hem ruhen, hem de bedenen beslediğin için...
çalışma saatler için de verilen arada yenilen öğün...
işten bunalıpta ara vermenin en güzel saati.