bugün

küçükken melekler ve allah çıplak görür diye banyo yapmaya çekinirdim.

büyük abim kızınca kendini kaybeder ve allaha küfür ederdi. gözlerimi kapayım onu çarpmasın diye dua ederdim o an. ve tabiki çarpılmadığı için bu benim duamdan dolayıdır derdim içimden.

eğer allaha çok dua edersem ve onu seversem beni de peygamberi seçebilir; ateşte yanmazdım, suyu ikiye ayıran asam olurdu derdim içimden ve bol bol dua ederdim.

ama artık büyüdüm.
ve ateist oldum.
edit: seri eksileyen arkadaşa selamlar.
edit: küçükken düşündüğüm şeylerdi bunlar 22 yaşından itibaren ateizme kaymaya başladım
özellikle de bilen bilir "n.ç." davası ile.
Navigasyondan gideceği yeri bulup 'Lan biz şimdi A noktasında mıyız, B'de miyiz?' diye soran arkadaşım, hala arkadaşım...
Haftasonları sabahın erken saatlerinde kursumuza giderken kimsesiz olan yürüyüş yoluna sığdıramadığımız hayallerimize sen sahip çık izmit.
aramızda çok fazla oyuncu var. her defasında da yiyorum ya bu oyunları helal olsun bana...
yollardan yoruldum...
bursa gönlümün başkenti, hayatımı devam ettirmek istediğim yer.

ama istanbula gelince bir heyecan oluyor, heryerde kavga olay korna muhabbet açlık zenginlik aşk sevişme nefret var.
2 haftalık bir kuzenim var küçücük bir şey. bir yerine bir şey olur diye kucağıma almadım daha. elime alsam dağılıverecekmiş gibime geliyor.

az büyüsün de oğuz kaan'la destan yazacağız destan.
bu ne biçim hikaye böyle

yarın askere gidiyom lan . insanın en güzel yaşında alıkoyuyar lan.

http://video.uludagsozluk.com/v/kukla-68318/
Uzun ilişkileri ayakta tutan şey yalandan başka hiç birşey değildir.
Kapattim iki senem hayaldi,bugunse bir dönüm.
itiraf ediyorum bazen sokak ortasında fena dans edesim geliyor beni tutan tek şey olabildigince gerçek olması.
whatsappa sadece miletin profil fotoğraflarına bakmak için giriyorum.
Şu sikko veletler uyusa da rahat rahat sözlük okusak.
Sözlük biraz önce yemeğe oturdum ve her zamanki gibi gene yalnızım. Çayımı demledim, soframı kurudum; masa örtüm de her zaman ki gibi gene bir gazete kâğıdı... Yemeğe başladığım ilk an gazetede ki Bülent Ersoy resmi gözüme ilişti ve bir an midemin bulandığını hissettim, Allah'ım bu nasıl iğrenç bir his? iştahım falan birden kesildi sanki ve ilk hamlede o resmi bir tabakla kapadım. Şimdi yemeğime kaldığım yerden huzurla devam ediyorum...
12 senedir evden ayrıyım ve yarın 5 aylığına yine ayrılıyorum. Bazen fikrim değişse de bugün anladım ki ev ahalisinim, kimsenin sikinde değilim. Hiç kimsenin hayatında değişiklik olmayacak gidişimle.
Borçlarımı kapattım. Sıra bende.
teyze oldum sözlük. öyle güzel öyle tatlı ki. her saniye özlüyorum , kokusu teni mükemmel bebeğimin. bu güzel duygu başka hiç bişeyde yok.
Ankara'da iken bir ara sokaktaki çöp konteynırının yanına işemiştim. Sarhoştum. Pişman değilim yine olsa yine işerim.
bazen daha fazlasını istersiniz. olmayınca hevesiniz kaçar. yavaş yavaş gidersiniz be sözlük.
bu sene work and travel yapicam. icime sinmeyen bir his. paraninda yarisini verdik.
Çok gerginim sözlük galiba tuvaletim var o yüzden.
Bana Onu Anlatın ömrümden gün vereyim, Fark etmez dönmese de ne haldedir bileyim, Onu unutamam ki yıl değil yüzyıl geçse, Razıyım ara sıra bir kuru selam gelse.
bebe biskuvisi yemeyi olaganustu bi sey sanan salaklardan nefret ediyorum. he amk cok ayricaliklisin, cok farklisin, cok
sevimlisin, asiri kuulsun vs.
edit: eksileyenler bebe biskuvisiyle prim yapmaya calisan sikikler. bastiiiir.
Bu sabah sesim kısıldı. Resmen travestiye döndü. Bende açılsın diye benimle oynar mısını söyledim. Hala açılmadı. Bundan sonra bana harun deyin.
duş alırken hiç ıslanmadım.

dünyada gerçek sevgi diye bir şey var. o da salt anne ve babanın evlatlarına duyduğu karşılıksız ve gerçek sevgi. başka sevgi tanımam.

karısı astım diye sigarasından vazgeçen olmayı yeğlerdim. zaten sigarayı bıraktım da. karım astım olsaydı eğer onun için sigarayı bırakmak pek daha anlamlı olurdu.

12 aralık 2013'ten beridir günlük yazıyorum. günlüğümün adı, kivi.

şu anda bir kızla görüşüyorum. hoş kız. zevklerime hitap ediyor. ona 14 şubat'ta çıkma teklifi etmeyi düşünüyorum. bu arada en sevdiği çiçek de papatyaymış.

ona, papatyalı ve cemal süreya imzalı bir şiirle ''kalabalığım olur musun'' demek istiyorum.

umarım bunlar gerçekleşir.

bir de, almanya'da daha önce hiç yaşamamış ve bundan sonra da yaşamayacak olan kuzenlerime selamlarımı iletiyorum.
güncel Önemli Başlıklar