bugün

kitap okuyasım var ama 2 metre önümdeki çantanın içinden almaya üşeniyorum. mallıkta son nokta evet.
ben yabaniyim herhalde.
sözlükcüm,
şimdi şöyle bir durum var. hani evde buzdolabına, buzluğa falan su konur ya işte sonra soğuyunca herkes onu lıkır lıkır içmeyi düşler. sonra aile bireylerinden biri içer bitirir de dolaba koyar, işte o aile bireyi benim sözlük. suları bitirip bitirip duruyorum sonra akşam oluyor, soruyorlar nasıl bitti bu su diye ben de sanki hiç haberim yokmuş gibi yapıyorum. sonra sen mi içtin diyorlar ben de yok ben içmedim az bir şeycik içtim diyorum ama yırtıyorum. en kötüsü de çok üşengeçliğime geliyor suyu da doldurmuyorum. Allah bir gün cezamı verecek sözlük, en çok da bundan korkuyorum.

dipcik notcuk: la bunda eksileyecek ne var
bugün eski sevgilinin doğum günü;

bir mesaj atıp kutaladım, sonunada not düştüm;

doğum günüm hatırlanacak kadar sevilmedik belkide işte hep böyle yarım kaldı bir tarafım,
seninle artık görüşmek istemiyorum hoşçakal...
inanılmaz hayalperestim. Sanırım bu durumdan rahatsız da değilim. hayatı pembe gözlüklerle görmek değil hayalperestliğim. Mutlu hayaller kurmak ve mutlu olmak. Tarafımca önerilir. Hayaller bir umuttur. *
sözlük formatı zaman zaman açıkçası can sıkıcı, evet sürekli içimde tuttuğum bir düşünce. insan sürekli tanım yaparak konuşur mu allah aşkına? bu da böyle bir itiraf.
beyler ben böyle hayatın ta amına koyarım afedersiniz.
Dün gece hayatımda ilk defa korkudan ağladım.
Akşam 10 civarı annemle dışarı çıktık, 11i biraz gecmisti eve geri döndük. Babam yattı biz de balkona çıktık. Gece üstümü değiştirmek için içeri girdim. Benim yakın bir akrabama 3lüler dadanmıştı, o yüzden karanlıktan çok korkarım. içeri girdim her yer karanlık yürüyorum ama milim milim. Işte giyindim ciktim balkona annem dedi ki "hadi kardeşinle karşıdan ekmek alın." tamam dedim mutfağa girdim kapıyı açtım, karşımda bembeyaz bir şey belirdi. Sadece gözlerini görebildim o an. Sonra ışığı açtım hemen, babammış meğer o beyazlık. Bir ağlamaya başladım bütün vücudum titriyor korkudan. Az daha inme iniyodu sozluk çok korktum.
zayiflayasim var sozluk. medium bir gomlek gordum iki gun once, mavi. oyle guzeldi ki. ust bedeni, large xlarge falan hic guzel durmuyordu. gozum kaldi ama bedeni olmayacagi icin bana, almadim. valla oyle boyle kalmadi gozum, hep aradigim gomlek tam o tipteydi. benim gibi realist bir insan bile, 7 gunde 3.5 kilo- elma armut diyeti-ebru salli yla zayiflayalim gibi zotturu diyetlere bile yoneldi ya, dusun sozluk ne ka guzel bir gomlekti. | teoman'in renkli ruyalar oteli sarkisini cok seviyorum. teoman in sosyoloji ve erotizm kokan sozlerine ragmen, belki de ilk kez o yolculukta dinledigim icin bende ayri bir yeri var. sozlerinin pek uygun olmadigini dusunuyorum, o yuzden pek ortalikta dinlemiyorum. dinlememezlik de yapamiyorum ancak sozleri pek uygun degil, farkindayim. | nazan bekiroglu'nu ve kitaplarini tanimamayi dilerdim. ezel tanisim sayesinde tanidim kendisini ve her kitabinda, ozellikle yusuf ile zuleyha ve nun masallari'nda canim cok aciyor. nazan'in nunlari'ndan ne cektim ki ben! | 3 yildir bosnakca ogrenme gibi bir istegim var ancak ne bir kurs, ne bir kitap, hicbir sey bulamiyorum. uzuluyorum da, eger bulabilseydim 3 senede cok guzel bir bicimde ogrenebilirdim. suada'nin memleketinde, saraybosna'da, suada'nin dilini konusmak ne guzel olur; bu nasil guzel bir hayaldir.. "sarajevo, ljubavi moja." | luran ahmeti'nin oyunculugunu bir ben cok begeniyorum sanirim. kime sorsam tanimiyor, elveda rumeli'deki dmitri diyince anliyorlar. hayat hikayesi beni etkilemisti, arnavutlari o gun merak etmistim. | sinop'a, sinop cezaevi'ne gidesim var. yagmurlu bir gunde gezip, goresim; o kafede bir limonlu cay icesi; tevafuken karsilasasim, tanimamazliktan gelesim var.
keşke hiç tanımasaydım.
böylesi çok zor.
hayatta en sevdiğim insan babam. beni en çok seven insan sanırım babam.
bu saatler; zamanın geçmediği, sigaraların peş peşe yakıldığı, dumanında özlemin savrulduğu, hayallerim kurulduğu, ve bozulduğu, sessizce akıtılan gözyaşlarının, sarhoş eski sevgililerin aradığı, içinizde ki son umudun söndüğü, seks aralığı, bir nefes alma anıdır.
gece uyumayanlar hep bu saatte ölür, her sabah aynı gece öleceğini bilerek uyanır.
empyrium' un da cem adrian' ın da orhan gencebay 'ın da aynur doğan' ın da aynı duyguyu hissettirdiği, kelimelerin bittiği, dilin önemsizleştiği, ırkın önemsizleştiği zamanlar.

itirafımdır.

insanlar hep bu saatte eşitlenir. nefret de gömülür aşkta bu saatte gömülür.
bu saatte hep bencilimdir.
hislerimin kölesiyimdir.

itirafımdır.

bu gece tüm şarkılar benim için aynur doğan / ehmedo.
sanırım bir psikiyatriste görünmeliyim.
Ben bu yolda tekrar yürüsem, bakamam kimselerin yüzüne. Doya doya yaşayamadıktan sonra bu günü, söverim gelmişine geçmişine..
arkadaş nasıl insanlar burda böyle, bir burç için kurban olunasıdır yazıyorum sonrasında birisi olurum diye mesaj atıyor. ben sorunu biliyorum nickte kedi görüp kız sanıyor. asılıyor bildiğin. ne kadar iğrenç bir şey bu ya, bu yazdığım sadece daha ne mesajlar geliyor. kızları daha iyi anladığıma eminim.
inancımı biraz kaybettim sanırım. hiçbir zaman çok dindar bir insan olmadım ama önceden inandığım birçok şeye de şu an şüpheyle yaklaşıyorum. nedeni de dindar geçinen pislik insanlar. hee mutlu muyum? hayır.
gülen ınsan görünce kendımı tutamıyorum sözlük hele bır de bunun gıbı ağız dolusu gülüyor tüm ıçtenlığıyla konuşursa... http://www.59saniye.com/futursuzca-gulen-adam/
abi çok seviyorum öyle böyle değil.
ben şeyi itiraf edicektim hacı ;belki de bu başlıkta ciddi anlamdaki ilk itirafım; ya benim kilo olarak zayıf insanlara zaafım var lan,şöyle söyliyeyim cinsiyet fark etmiyor eger karşımdaki kişi zayıfsa genelde saygı duyuyorum ona*~
edit ;
not: sapına kadar(aşırı derecede libidosu yüksek bir) erkekim
gaymisin diye masaj atanlar olmuş da
edit; şaka lan şaka mesaj filan atan yok.
facebook'ta" kpss 58 puan geldi.büyük ihtimal oldu bu iş" diyen mal kız, seni her an picahlayabilirum.özgüveni tavan yapmış ayı yavrusu.
yine sıçışlardayım, çok uymama başladıysam, bitse de gitsek moduna girdiysem, ben bitmişim de ağlayanım yok.
sözlük çok kötü bir gün geçirdim gerçekten. ağlayabiliyorum uzun bir zamandan sonra. annem öldükten 3 gün sonra aldığım ve 2 senedir beslediğim tavşanı vermek zorunda kaldım birine. evimiz kendimizin değil sözlük, apartman girişinde durduğu için komşular sorun çıkartıyordu. o da gidince yalnız ve aciz bir insan olduğumu en derinden hissettim. bu itiraf sayfasına yazmak rahatlatıyor beni bir nebze. benim sorunum çok yalnız olmam. zaten o da beni hayatına almadı sözlük oyaladı durdu 1 gün bile sevgili olamadım onunla. utandı benden. utanılacak bir tarafım yok sözlük gerçekten. çok saf ve samimi bir insanım ben. sadece biraz pasif bir insanım bu da babamın çocukken beni sürekli hırpalamasından kaynaklanıyor. bir mucize olsa tam şuanda...
sevdiğin bir kimse acı çekerken bir şey yapamamak çok acı verici. elim kolum bağlı adeta.
Bıktım amk. Yine hastaneden çağırdılar. Daha 2 gün önce gelmişti ordan. Atarlancam oraya varınca. Her gidiş dönüş 200 liraya mal oluyor yaw.
aynı kazayı tekrar yapmak istiyorum lan!