osmanlı imparatorluğu hakkında bilinmeyenler

--- Osmanli Imparatorluğu Hakkinda Bilinmeyenler ---

* 600 yıllık Osmanlı Devletin de, çoğu zaman zenginlerin zekat ve sadaka verecek fakir insan bulamadıklarını,

* Osmanlı Devletin de adaletin en temel prensip olduğunu ve Fatih Sultan Mehmet Han'ın, bir yahudi tüccarın kolunu haksız yere kestirdiği için, aynı cezaya mahkum olduğunu ve son anda tacirin bu hakkından vaz geçmesi sonucu kolunu kesilmekten kurtarabildiğini,

* Osmanlı Devletinin küçük bir beylikten, 10 milyon km kare genişliğinde bir toprak büyüklüğüne ulaştığını,

* Osmanlı da örf ve adet kelimesinin hayat nizamı yerine kullanıldığını, ve herşeyin edep ve adap çerçevesinde yapıldığını,

* Bulunduğumuz toprakların Osmanlı toprakları olduğunu ve kurtuluş savaşımızın yine Osmanlı Devletinin desteği ile başladığını,

* Osmanlı Devletinin fetih yaptığı hiç bir bölgede kadın, çocuk, yaşlı ve kendisine karşı savaşmayan hiç bir kimsenin kılına bile zarar vermediğini,

* 600 Yıllık devlet hayatı boyunca, hiç bir vatandaşının inancına karışmadığını ve herkesi kendi inancında özgür bıraktığını,

* 2. Abdülhamid Han'ın, o gün Osmanlı toprağı olan, bugün işgal altındaki Filistin topraklarını satın almak isteyen ve bunun karşılığında tüm Osmanlı Devletinin borçlarını ödemeyi taahhüt eden Yahudilere bu toprakları satmadığını,

* Ardından gelen ve 2. Abdülhamid Han'ın tahtan indirilmesine sebep olan 31 Mart ayaklanmasının bir çapulcu ayaklanması olduğunu ve işi organize edenlerin içinde Yahudilerin de olduğunu,

BiLiYOR MUYUZ ??? *
Kaynak: http://ekstramp3.net/showthread.php?p=43894

gerçekten bilinmeyenlerdir ve birçoğu desteksiz sallanmıştır.

örneğin harekat ordusuna çapulcu demek copy past yazarlığından daha fazla özellikler gerektirir ki,
bu harekatın içinde m. kemal,
ve sonradan kurtuluş savaşını başlattığı buyrulan padişahınız efendinizin damadı olacak olan enver paşa ve bir çok osmanlı generali bulunmaktadır.

edit: naçizane tavsiyem tarihi konularda kaynak belirtirken, belirtilen kaynağın tarihi kaynaklara dayanmasıdır. herhangi bir siteden yapılmış ideolojik yorumlar kaynak olmasa gerektir.

dolmabahçe sarayının büyük kapısını yapan mimarın her iki eli bileklerinden kesimiştir.

mimarın ellerinin kesilme sebebinin ise mimarın ortaya koymuş olduğu muheşem kapının benzerini başka bir ülkede yapmasını engellemektir.

bununla beraber elleri kesilen mimara ve ailesine ömürlerinin sonuna kadar osamanlı handenanlığı tarafından maddi manevi her hususta yardım da edilmiştir.

E madem oyle niye yıkıldı bu devlet yaw sorularinin sorulmasina neden olan konu! gittikleri yerlerde tecavuz de etmislerdir*,din irk ayrimi da yapmislardir, zorla musluman da yapmislardir*,katliamin* dikalasini da zevkle yapmislardir efenim! kokenimiz oraya gidiyor diye gercekleri gormezden gelemeyiz! En olmadi (bkz: emre kongar) (bkz: tarihimizle yuzlesmek)Akabinde biraz marjinal gelebilir ama (bkz: fikret baskaya) (bkz: paradigmanin iflasi)Buyrun resmi olmayan gercek tarihimize!

osmanlı imparatorluğu hakkındaki iftiralar ile karıştırılmaması gereken bilgilerdir.*

"Bulunduğumuz toprakların Osmanlı toprakları olduğunu ve kurtuluş savaşımızın yine Osmanlı Devletinin desteği ile başladığını" biliyoruz.

fakat, vahidettin in büyük millet meclisi kurulduğunda savaş sonrası * kurulacak hükümetin, kendi hakimiyetinde değil de millet hakimiyetinde olacağını farkedince, ingiliz mandasını seve seve kabul ettiğini de biliyoruz.

ayrıca, lozan barış anlaşmasına çağırılan türkiye büyük millet meclisi temsilcisi nin yanında osmanlı hükümetinden bir delegenin de katılmasını isteyen zamanın sadrazamı ali tevfik bey in mustafa kemal paşa ya gönderdiği mektup da bu durumu kanıtlanmış oluyor. ek olarak, barış anlaşmasında fransız delegesinin ismet paşa ya "osmanlı devleti nin temsilcisi" olarak hitab etmesi de, hala tbmm nin savaş sonrası siyasetini çökertmeye yönelik.

yukardakiler aslında türkler tarafından bilindiğinden asıl bilinmeyenler:

*osmanlı devleti kuaştmaya direnen tüm şehirlerde en az 5 gün(istanbulda 2. gün durdu) savaştan yeni çıkmış
yeniçeriler tarafından yağmalandığıve sağ kalan(... ) halkın ya zorunlu göçe ya da köleliğe mahkum bırakıldıkları...

*devşirme sistemi dahilinde ailelerin 1 den fazla ise diğer küçük yaşta erkek çocuklarının zorla alındığı ve bunların yolda zaman zaman köle tacirleri tarafından kaçırlıdığı...

*Bu yazdıklarımın bu güne kadar elime geçen yabancı kaynak derlemesinden alınıp mantık süzgeçindengeçtikten sonra yazıldığı...

*ve geniş bakış açısı sunmaya çalışmamam rağmen bu entrynin defalarca eksi oylanacağını

*internette araştırmak isteyeceklerinin sadece şanlı türk tarihinin parlak yüzüyle karşılaşacağı..

en ciddi kaynak:muhteşen süleyman-araştırmacı gazeteci andre clot**

fethedilen topraklardaki halkı hoşgörülü davrandığı doğrudur. dinini özgürce yaşamalarına izin verdikleri de doğrudur. fakat bu hoşgörü hristiyanların kara gözü, kara kaşına gösterilmemiştir. gayrimüslim halktan alınan vergiler müslümanlardan alınan vergilerin 2 katı hatta daha da fazlası miktarda alınmaktaydı. bu yüzden gerileme ve yıkılma dönemlerinde kaybedilen her savaştan sonra halktan alınan vergiler konusunda karşı devletler düzenlemeye gidilmiş, son olarakta tanzimat fermanı nda yayınlanan kanun ile bu iki kesim** vergi gibi bir çok konuda denk sayılmıştır.

baltacı mehmet paşa ve katerina değil beraber olmak şu 3 günlük dünya'da bir kez olsun yanyana gelmemişlerdir.

(bkz: osmanlı imparatorluğunda kızlar teklif ediyormuş) *

bilinmeyen osmanlı kitabı okunduğu zaman öğrenilecek olan gerçeklerdir.

Osmanlı hakkında o kadar çok bilinmeyen gerçekler var ki; (bkz: insan kahroluyor)

sultan orhan dışında hiç birinin annesinin türk olmadığını, bunu kabul etmeyen bazı tarihçilerin yok efem bunun karısı dulkadiroğulları beyliğinin kızıydı, yok efem bunun karısı moğol prensesiydi diye kandırık yaptıklarını, üstüne üstlük esir alınan türk kızlarının yabancı cariyelerin bakımında köle olarak kullanıldığını, ve son olarak da osman bey in * soyunun perslerden geldiğini biliyor muydunuz?

osmanlı türkiyesi'nin, avrupa'da, ingiltere'den sonra "köleliği kanunen yasaklayan" ikinci devlet olduğu...

medreselerde uygurca ve çağatayca öğretildiği ve 16. yüzyıla kadar pek çok padişahın da bu dillere hakim olacak şekilde eğitildiği...

dürüstçe söyliyeyim, osmanlı olgusuna sadece veya çoğunlukla "savaş ve fetih" ekseninde bakılması beni oldukça rahatsız ediyor.

tıpkı batı seferleri anlatılırken olayın "viyana'ya kadar gittik, döndük." cümlesiyle noktalandığı gibi...

neden köşe bucak yerlerde buldum, liechtenstein'ın tümüyle*, linz ve viyana'nın güneyinde kalan tüm avusturya'nın ve çek cumhuriyeti'nin doğusunun dahi işgal'e uğradığını?*

veya korsika'nın, doğu sicilya'nın, balear adaları'nın, ispanya ve fransa sınırlarındaki birçok şehrin feth'i gibi... venedik'e ve kuzey italya'ya karşı girişilen "kara harekatları" gibi... varşova'nın düşüşü gibi.

bu tür bilgiler, bana "önemsiz veya bahsedilmesi lüzumsuz" 'şeylermiş' gibi gelmedi de!

osmanlı devleti öcüdür kakadır demeye getirilmiş yalanlar silsilesine dönmüş gizemli laf. ama konuyu derinlemesine bilen mustafa armağan'ınokunmamasından ya da anlaşılamamasından kaynaklanan pek çok hata yapılmıştır. tavsiyem en yakın tarihte okumaları ve gerçeği bir ustadan* bizzat okumalarıdır.

merzifonlu kara mustafa paşa'nın *viyana kuşatması harekatını padişah 4. mehmet'e "yanıkkale seferi" olarak lanse edip, viyana için herhangi bir emir almadan gerçekleştirmesi.

yenilgi sonrasında bu davranışı yüzünden, başı kesilerek idam edilmesi ve tam o sırada saraya yıldırım düşmesi...

bilinenlerin hepsinin kaynağının taraflı olduğu.

osman bey'in sonradan müslüman olduğu ve öncesinde adının "ataman" olduğu*.

ankara savaşı sonrasında yıldırım bayezid'in nikahlı eşinin de esir düşmesi üzerine, hiçbir osmanlı padişahı kadınlarıyla nikah kıymamıştır*. taa ki, hurrem sultan'a kadar.

kanuni sultan süleyman'ın, hurrem'in ölümünden sonra herhangi bir kadınla beraber olmadığı ve hiç gülmediği*...

Aziz ecdadımızın, öldükten sonra arkalarında bir sevap kapısı bırakmak düşüncesiyle binbir emekle yaptırdığı vakıf eserlerinin, bir dönemde sadece hava parası beşyüzbin lira yaparken yok pahasına , onsekiz liraya , Ermenilere kiraya verildiğini...

Yapılan devrimlerden sonra "şapka inkılabına aykırıdır" gerekçesiyle o güzelim sanat eseri mahiyetindeki ecdad mezar taşlarımızın "fesli-sarıklı" olan baş kısımlarının kırdırıldığını. . .

Koskoca istanbul'da, namaz kıldırabilecek kadar dahi bilgiye sahip insan bulunamadığından bir dönemde Süleymaniye Camii'ne mahalle bekçisinin imam yapıldığını

Biliyor muydunuz?

Kaynak: msndiyari.com

http://istanbul.indymedia...g/news/2006/04/112329.php

kanuni sultan süleyman ın ingiltere kraliçelerinden anne boleyn in kızı birinci elizabeth le evlendirilmek istenmesi ancak hürrem aşkının işleri bozması.

daha sonra ücüncü mehmet in de birinci elizabeth ile evlendirilmek istenmesi ama annesi safiye sultan ın engellemeleri.

bu da olmayınca elizabeth in kardeşlerinden birinin sultan abdulaziz e yamanmaya çalışılması.

bu da olmayınca abdulaziz in hasta kardeşi bir sonraki padişah beşinci murat ile galler prensesinin evlendirilmek istenmesi ve padişahın hastalığı yüzünden vazgeçilmesi.

(bkz: azimle sıçan betonu deler)