bugün

filminden izlemesi daha kolay geldiği için bir kitabı okumaya üşenmektir. kitaptaki çevreyi ve karakterleri hayal etmek, replikleri uzun uzadıya okumak istemezsiniz. filmde görseller önünüzdedir repliklerse kulağınıza çalınıyordur. oh ne rahattır.
ama makbul olan bu değildir aslında. gider kitabını alır okursunuz. her detayı kafanızda canlandırırsınız. sonra gider filmini seyredersiniz. arasında ne çok fark olduğunu, kitabını okumasaydınız neler kaçıracağınızı o zaman kavrarsınız.
örneğin:
(bkz: the lord of the rings) üçlemesi.*
türklere özgü davranışlar listesinde yer alması gereken davranış biçimi.
asla yapmadığım ve yapmayacağım davranış biçimi.
ejderha dövmeli kız kitabını almış okurken, filminin 1 yıl önce çekildiğini öğrenmek oldukça b.ktan bir durumdur. ya kitabı okuyup 3 gün kaybedeceksin ya da 2 saatte tüm kitabı izleyeceksin. gel de karar ver.
(bkz: kitabı çıktı diye filmi izlememek)
- kitabı filmi çıktı daha okumam aga.
+ neyi?
- liseyi.

(bkz: filmi çıktı diye kitabını okumamak)
(bkz: tembellik)
(bkz: filmi olan kitaplari okumamak)
söz konusu kitap marcel prousta aitse hak verdiğim durumdur.
bu bir tercih meselesidir. nedeni asla tembellik yada kolaya kaçmak değildir. bazıları için sinema öyle büyük bir tutkudur ve öyle çok şey ifade ederki; filmi, kitaba tercih edebilir.

konunun iyi oyuncular tarafından, muhteşem müzikler eşliğinde, kaliteli çekim ile işlenişini görmeyi seçebilirler ki son derece normaldir. hissettirilmek istenen duygunun, verilmek istenen mesajın bu şekilde daha iyi kavranabileceğini düşünürler ve bundan haz alırlar.

genede ben her ikisininde yapılması taraftarıyım.
Dünya'da türklerden başka kimsenin uygulamadığı kültürel kurnazlık.
aksi için;
(bkz: filmi çıktı diye kitabını okumak)
örneklemek gerekirse.
eğer zamanında song of fire and ice'ı okumuş olsaydım, şu an game of thrones'u izlerken orgazm olamayacak, bir sonraki haftayı beklerken krize girmeyecektim. iyi mi olmuş kötü mü bilemiyorum ama böyle bir durum.

dragonlance'in kitabını okumayıp animasyonunu izlediyseniz geçmiş olsun ama.
hiçbir filmin kitabın insanın hayal gücünde oluşturduğu resmi oluşturmayacağı gerçeğiyle yapılmaması gereken eylem.
zaten o nedenle ki kitaptan alıntı filmler basit gelir okuyucularına..
anlamadığım eylemdir. kıçı kırık bir film, insanın hayal gücüyle eş değerde olur mu?

bazı başarılı edebiyat uyarlamalarını bunun dışında tutuyorum.
bir türk'ün olmazsa olmaz davranışlarındandır,okumamak için bulunan en güzel bahanedir.
(bkz: aşk-ı memnunun kitabı çıkmış)
güncel Önemli Başlıklar