bugün

Çok iğrenç birşeydir.Her düğünde örneği görülen bir vakadır.Genç oynamak istemez oynadığı zamanda sanki ayı oynuyormuş gibi herkesin izlemesi şeklindeki korkulası bir durumdur.
korkunç bir şeydir. birde kolundan zorla tutup çekmezler mi adamı hasta ederler. zaten bide millet o anda olan itiş kakışı izlerken sahnede bulursun kendini. ister istemez kaldırırsın kollarını.
aşağı yukarı her düğünde başıma gelen lanet gelesi bir durumdur.zorla çıktığım sahnede herkesin bana oynamayı icat eden adammış gibi bakması da ayrı birdurum....
ayı oynatır gibi ortaya alıp etrafında el çırpmaları vardır ki, hayattan soğutur.
güzel ve yanlız ülkemin düğünlerinde görülebilecek olaydır.
zor bir durumdur. bu durumu maruz kalanlar önce kollarını kaldırarak kısmen oynama pozisyonuna geçerler, sonra el çırpma eylemiyle oynayanlara eşlik etmeye başlarlar. yaklaşık 5 dakika içinde de kenardan kenardan sahneyi terk etme çabasına girerler.
(bkz: kendimden biliyorum)
sinir eden bir durumdur. hayır öyle oynamaktan felan da çekinmem ama birisi ısrar etti mi oynamam aga! ne o öyle o istedi diye mi oynıcam kendim istersem kalkar oynarım o kadar.
genç tarafından birçok yeni küfrün türetilebileceği andır.
ayağını nere atacağını bilmezsin. elin ayagına dolaşır. herkes seni izliyor zannedersin. bi an önce müzik bitse die dua edersin.
Genelde babaneler yapar.
Hiç çekinmem oynarım.
insanları düğünü geç, evlenmekten soğutan hadisedir. oynamak isteyen kalkar kendinden oynar zaten. bir huzur verin insanlara.
ablamın nişanında maruz kaldığım durumdur. havalı demesinler diye hayatımda ilk defa tek başıma harmandalı oynadım. kazanan onlar olmuştur. bense utancımdan domates gibi kalmışımdır.
genellikle akrabaların yaptığı boktan durumdur bu, koldan çekilirsiniz, el ense yersiniz yine de pes etmezsiniz.

genellikle halam yapardı bunu bana, oynatmak için de gaz verirdi, "şu meydana bir çık, millet boylu poslu delikanlı görsün" şeklinde telkinlerde bulunurdu, nafile.
başlı başına düğüne gitmek istememe nedenidir.
bir türkiye klasiğidir.
düğünlerden nefret eden biri olarak annem, babam ve arkadaşlarım tarafından maruz kaldığım durumdur.1-2 dk ortada dolandıktan sonra yerime otururum genellikle. çook kötü bir durum çook.
(bkz: umut sarıkaya tipi mutsuzluk)
bu tür teyzeler müzik başlar başlamaz piste atlayıp oynamaya ve akabinde etrafta oynamayan genç, yaşlı tanıdık var mı diye süzmeye başlarlar. tek tek en yakından başlayarak büyük bir azimle oturan kişileri 'kalk kız oynayalım' -ki o sırada asla oynama eyleminden geri kalmazlar, oturan kişiyi çekiştiren el değil öbürü sürekli şıklatma halindedir.
saf saf etrafı süzerken gelip sizi de çekiştirme eylemine girdiğinde hafif sırıtışla yoghh ben oynamam gibisinden bişeyler söyleme ihtimaliniz yüksektir çünkü bi anda farketmeden belirirler. tavsiyem şu; tamam diyin, kalkmaya hazırlanın dönün masada biri varsa ondan su istiyo gibi yapın, yoksa da yan masaya dönün illa birini tanıyosunuzdur. kişi sizden dikkatini alana kadar bişeylerle uğrasın, su için, eşyanızı topluyo gibi yapın, hırka mont çıkarmaya çalışın.. ilgisini sizden aldığı zaman da göremeyeceği bi yere geçin, oraya pısın ve bayat pastanızı yemeye devam edin. çıkabilecekseniz de bu oynak teyzeye çaktırmadan düğün sahibine hayırlı olsunlar dileyip uzaklaşın.
teyzeler, halalar ve bilimum akrabaların organize baskısıyla yaptırılan eylemdir.
(bkz: düğünde oynamak istemeyen zencinin zorla oynatılması)
düğünde oynamak isteyip ama çekingenliğinden dolayı oynayamayan gencin kardeşidir. birisi zorla oynatılıyor diğeri ise oynamak isteyip çekingenliğinden oynayamıyor.
dans etmek içten gelen bir istek ile yapılınca güzel olan bir eylem olduğundan, dans etmeye zorlanan kişinin bu işkenceye itiraz hakkı olmalıdır, orası düğün bile olsa. bu zulme herkes karşı koymalıdır. hele ki ankaralı mahmut türevi şarkılar eşiliğndeki zulme.
semtin atarli abileri diyorsa abi bi tuvalete gidiyorum denilip kaçılması farzdır. isteyen oynasın omuz vurunca öküz tepmiş gibi oluyor da.
ileride bir psikoloğa gittiğinde, psikoloğa anlatabileceği kallavi bir anısı olmuş olur.
o genci resmen taciz etmek, düğün fobisi oluşturmaktır.
kimisi de kendisini naz a çeker. halbuki o ortamda en güzel oynayanlardandır kendisi ama işi zora sokar. illa yalvarılmasını bekler ama avucunu yalar.