bir gay olarak türkiye de yaşamak

oldukça zordur. zor olmasının sebebi de insanların beyin kıvrımlarını özellikle bu konularda ütülemiş olmasıdır. düşüncelere, tercihlere gelince saygı naraları atıp "aaa bu sapıklıktan başka bir şey değil" demeyi adeta görev edinmişlerdir. nerede kaldı saygı dersen de fiziki bir yaptırımla üstünüze bile yürüyebilir bu şahsiyetler. söz de delikanlıdır bunu da yapan.

düşünce, saygı, sevgi bazında aşılması gereken birçok handikap vardır ülkemde. saygıdan bahsederken saygısızlık yapmak da sanırım sadece güzel ülkemin gerçeğidir.

ünlü biriyseniz saygı görerek, sıradan biriyseniz aşağılanarak yaşamaktır.

hangi ilişki normal ? kime, neye göre normal ? bu tartışılır. kanunlar da böyledir. birinin yaptığını bir süre sonra başkası bozar. yani bir insan için doğru olanı, normal olanı kalkıp başka bir insan belirleyemez. buna ancak insanüstü bir varlık karar verebilir. O yüzden Allah'ın kelamı insanlık için bir rehberdir.

bir erkek ve bir kızın sırf öpüştükleri için ayıplandıkları bir ülkede zordur heralde gay olarak yaşamak.

türkiye'de etrafınızda görüp görebileceginiz hemen herkes ahlak bekçisi sanmaktadır kendını. bu nedenle hiç kolay degildir. tahmin edilebilir durumdadır.

ünlüysen, zenginsen biraz daha kolaydır, değilsen zaten her şey biraz daha zor herkes için.

bir insan olarak türkiye de yaşamanın zor olduğu düşünüldüğünde daha zor olduğu gerçektir.

zordur.

(bkz: bir sözlük erkeğinden hastalık kapmak)

yaşamadığımız için evet zor diyebiliyoruz. ama bu dünyanın her yerinde zor olmalı. çünkü insan da doğanın genelinde

görebileceğimiz şekilde yaratılmıştır. dişi ve eril olarak bu dünya üzerindeki yaratıkların %99.9'unda böyledir. bunun

adına evrim, yaradılış, ne derseniz deyin kusursuzluktur bir nevi. ying yang gibi bir parça diğerini tamamlar. `-

ile +kutup gibi birbirlerini çeker dişi ile eril. bilimin temelindeki temel kuraldır bu,zıt kutuplar birbirini çeker`.

heterojen bir yapı(cinsel hayatta ya da duygusal hayatta) bu yüzden normaldir. peki neden gay insanlar var? sorusu

akla gelebilir. yine bilimsel olarak düşünürsek bu çocukluk dönemindeki saplantılardan oluşabilir. erkekler için

konuşuyoruz oradan bir örnekle devam edelim. erkek bir çocuk küçüklüğünde babasını başlarda bir rakip, daha sonra ise rol

model olarak görür, freud'un psikoseksüel kuramına göre doğru olan budur. fakat bu erkek çocuk rol model olayını

babayla değil anneyle kurarsa -ki bununda sebepleri var- sosyal rolleri buna göre alır. ve sonuç olarak insanın özünde

olan sosyalleşmek, eş edinmek gibi içgüdülerini hemcinsi olan bir erkekle tatmin etmek isteyecek bunun sonucu olarak

da homojen bir yapı ortaya çıkacaktır. bu da sonuç itibariyle bir nevi psikolojik rahatsızlıktır. biliyorum çok

antipatik geliyor psikolojik rahatsızlık olarak adlandırmak fakat derinlemesine düşününce gerçekten din, bilim, doğa,

anatomi aklınıza gelen herhangi bir bilim dalı normal olanın dişi-erkek birleşmesi olduğunu söyler. doğru olan nedir onu

bilmem ama normal olan işte tüm bu yazdığım ve yazmadığım sebeplerden dolayı budur.

zor iş olsa gerek . eğer böyle bi durum varsa bunu gizlemekte fayda vardır.

(bkz: celebrity)

çoğu insanın salak bakışlarına, davranışlarına hedef olmaktır. tahminimce istenmeyen bir şekilde ünlü olmaktır. alakasız insanların sizin üzerinizden aptal, salak, gereksiz diyaloglar çevirmesidir. ibne denilen kavramla beraber yaşamayı öğrenmektir. bazen öcü muamelesi görmek, bazen olduğunuz şey yüzünden dayak yeme sebebidir. her şekilde zordur. yine de bu kültüre sahip ülkede, hayata kafa tutmaktır. ne demişti sürmeli;

- bendeki göt hiç birinizde yok.

tek bir cümle ile özetidir.

genelde çok para kazanmak ile sonuçlanacaktır. zira gerek tv den gerek iş dünyasından gözüme ilişen tüm geyler çok iyi kazanıyordu. ayrıca aşırı özgüven sahibi olurlar geyler zira kendi psikolojisine ve vucuduna bu derece zarar vermelerinin sırları bunda gizlidir. türkiye de geyseniz %99.9 uyuşturucu kullanıyorsunuzdur.

ayrıca unutmadan gay diye birşey yoktur.

(bkz: gey)

bütün sorunumuz homofobi.

özet geçtim.

eşcinseller başkalarına saygı duygukları müddetçe herkes gibi saygı görmeyi hakkederler. onların bizden bir farkı yoktur. ama cinsel eğilimleri nedeniyle başka hemcinslerini taciz ediyorlarsa, hele bunu bir de statülerini kullanarak yapıyorlarsa saygı maygı kalmaz onlara karşı tabi.

örneğin her erkeğin tanık olup kimselere anlatmadığı bir gerçekten bahsedeyim. askere gidince eşcinsel eğilimi olanlarla sık sık karşılaşılır. kendi hemcinsine ilgi duyan erkekler için asker ocağı bir nimettir adeta. örneğin kıdemli bir asker kıdemsiz bir askeri rahatlıkla hamamda sıkışırabilir. koğuşta ranzaları yanyanaysa cinsel tacizde bulunur rahatça. çünkü kimseden korkusu yoktur kıdemli askerin. kıdemsiz askerin kıdemli askere gık demesi mümkün değildir.

tabi bu tacizler sadece elle sarkıntılık yapmak, ya da sürtünme şeklinde olur. işi tecavüz boyutuna kadar çıkartan pek olmaz. elle sarkıntılık, ya da sürtünme dediğim şey de şakayla karışık yapılır. yani sapık eğilim kamufle edilir bir şekilde. çünkü yapılan şey tüm bölüğün gözü önünde olur. kimse de yadırgamaz. bu eğilimin ve cinsel tacizin netlik kazanması için ille de tecavüz mü gerçekleşmeli? tabi bu işin ayrı boyutu.

elle sarkıntılık, şaka yollu yapılan tacizler yadırganmayacak şey mi? değil tabi. ama yıllardır böyle gelmiş, böyle gider. her türlü pislik şaka yaptım kamuflajına gizlenmez mi türk toplumunda zaten?

yani sözün özü şu: bir gay olarak türkiye de yaşamak sıradan bir şeydir. diğer insanlarla bizim gözümüzde hiç bir farkınız yoktur. en tutucu insan bile sizi hor görmez. yeter ki siz topluma karşı saygılı olun. siz kendi aranızda evlenseniz bize ne? biz nereden bileceğiz bir cafede baş başa oturmuş iki erkek sevgili arasındaki aşkı?

(bkz: #4672214)

''ayyy yazıık çok da gençmiş'' gibi teyzelerin sözlerine maruz kalmak.

evet türkiye de eşcinsel olmak zordur.türkiye de erkek ya da kaıdn olmak bile zorken eşcinsellik hayli hayli zordur.
ancak daha önemlisi eşcinselliğin bir hastalık olup olmadığı konusunda çok ikilemdeyimdir efendim.

birçok kız arkadaşınızın olmasına neden olur.

(bkz: acil sifalar) *

Türkiye'de gay olarak yaşamak, gay olmayanlara gayliğin ne demek olduğunu anlatmak kadar zormuş ayrıca. Sevgili arkadaşlarım, Zaten gay olan "adam veya kadın" ya kadındır ya erkektir. Bundan şüphe yok. Sizin aklınıza gay diyince kırıtık, top, totoş gibi çağrışımlar gelse de malesef böyle değildir. Hatta çoğu sizden daha erkektir. Bildiğin kaslı maslı yakışıklı heriflerdir lan bunlar. Her ibne verici değildir, her (sizin deyiminizle)ibne alıcı değildir. ikisi de aynı anda bile olabilir. Adam seviyor adamı. Sana ne arkadaşım. iSter verir ister başka şeyler yapar. Hem Ben senin karınla veya kerhanede orospularla yaptığına karışıyor muyum? Hayır, hiç sanmıyorum. Umrumda değilsin ki! kerhaneye gitmeyi bile iğrenç bulan bir insan olarak umrumda bile olmadığını söylüyorum; Sen kalkıp "o iğrenç, bu iğrenç" diye akıl veriyorsun. Kimsin sen acaba bir düşündün mü ki? Kendin gay olsan sana başkalarının böyle davranmasını ister miydin bir düşün bakalım. Ona ibne buna ibne diyorsun. Çok normalmişsin kendin ya yarın öbür gün çocuğun olacak. Belki gay olacak. Hatta böyle kırıtık, kız gibi bir şey olacak. Ne yapacaksın? sokağa mı atacaksın? Hastalık diyip tedavi ettirmeye mi çalışacaksın? Bir yürü git işine. 1982'den beri Eşcinsellik tıpta hastalık olarak kabul edilmiyor. Düşün tarih bu kadar yeni olduğuna göre üzerinde baya bir kafa yormuşlardır diye düşünmelisin bence. Koca tıp adamları, bilim insanlarının hastalık demediği şeye sen "git tedavi ol" diyorsan sence tedaviye kimin ihtiyacı var? "homofobi" ise tıpta hastalık olarak geçiyor. Hatta adamlar kriter hazırlamışlar tonlarca. Yabancı ülkelerde insanlar homofobi yüzünden tedavi olacak kadar geliştirmişken beyinlerini, bu beyinsizlikte hala ısrar etmenin manası nedir ki?

Sonuç olarak işte böyledir. Şuradaki entryleri okumak bile bazen türkiye'de bir gay olarak yaşamanın zorluğunu size açıklamakta. Zaten insan olarak yaşamak bile ne kadar kolaysa... Beyni yeteri kadar kıvrıma sahip insanlarımız olayın bir insanlık olayı olduğunu kavrayabiliyor; ama düz adamlar, düz beyinler hala kendilerinin dünyadaki en normal insan olduğuna inanıp herkesin kendisi gibi olması beklentisi içinde. Yazık lan hakkaten yazık yani.

aslında türkiyede gay olarak yaşamak diğer ülkelere göre çok daha kolaydır.içinizden ne saçmalyor bu dediklerinizi duyar gibiyim hatta inciciler adam top beyler demeye bile başlamıştır ama durun bir anlatayım;diğer ülkelerde ünlüler gay olduğunu yıllarca saklarken (bkz: ricky martin)bu ülkede eşcinsel erkekler diğerlerine göre daha çok para kazanmakta ve daha ünlü olmaktadır (bkz: bülent ersoy).sonuç olarak türkiyede gay olmak bir avantajdır.

(bkz: tyson gay)*

kronik homofobikler arasında zor olsa gerek.
(bkz: oğlum ibne olacağına kızım orospu olsun)

himm 18.423 yazar var, % 10 u gay ise 1.842. vay a.q burası i... kaynıyor.
meyilliler de cabası.

türk insanının eşcinselliği kabullenememe gibi bir durumu; eşcinsel olduğu bariz insanların durumunu bile gözardı edebilecek, güçlü bir inkâr mekanizması var. bu nedenle ortaya çoğu zaman trajik, zaman zaman komik durumlar çıkıyor.

kuşum aydın, yıllarca kadınlara yönelik sabah programı yaptı. darbukaya vurulan her darbeyle ayrı bir mafsalı oynayan stüdyo konuğu teyzeler, ismini vermek istemeyen bir izleyiciler, programa katılan anlı şanlı sanatçılar, her sabah kuşum aydın'a "helal süt emmiş, iyi aile kızı" nasip olması için yüksek sesle dua etti. kuşum aydın da her seferinde "amin" dedi.

diğer bir komedi, uzun saçlı ve etekli herkesi dövebileceğini zanneden tıfıl delikanlı camiasının; topuklu ayakkabılı, süpermini etekli, -belki de askerliğini layıkıyla yapmış- travestilere saldırıp, bir araba dayak yemesidir.

verdiğim örnekler işin makara kısmı. trajedi; ekonomik ve sosyal durumu ne olursa olsun, bu insanların yıllarca maruz kaldığı hakaret, psikolojik ve hatta fiziksel şiddettir. zordur.