bugün

"savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye;
zaman ki sana hasta olmuş, incelikli haytasın.
raksederken mahallenin maşallahı, eyvallahı,
güzelleş be oğlum, şimdilik, ölümüne kadar hayattasın."

tamamı yukarıdaki gibi olan, ağır roman'da yer alan çarpıcı dizeler.
"güneş buluttan sıyrılırken gökkuşağının renkleri kolera'nın damlarında sevişti.
can sesleri
ezan sesi
hafif esrar kokusuyla karışıp
havayı kapladı"

(bkz: zamanı kim okşayabilir ki) *
"anı yaşa" demenin koleracası.

(bkz: kolera sokağı)
Bir çift kanattık hüznûn rüzgarlarında, dağılıp gitti meleklerimiz Beyaz'ın öte Dağlarına.
bir savaş filminin sonunda bir ayağını yitirmiş asker nereye gittiğini soran arkadaşına: "rassia balchaya" (rusya büyük) diyordu. o sahneyi anımsattı.
Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye, zaman ki sana hasta olmuş, incelikli haytasın, nüksederken raksına mahallenin maşallahı, eyvallahı, güzelleş be oğlum şimdilik ölümüne kadar hayattasın. Şimdilik, ölümüne kadar hayattasın...
çok hoşuma giden bir replik.

güzelleş be oğlum, şimdilik, ölümüne kadar hayattasın.

kafa raad anlıyon mu biladerim?