bugün

ülkemizin ayıbı. sırayla sayıyorum;

1-fizyoterapistler: bunlar 4 yıllık fizik tedavi okuyan insanlardır. fizyoterapist unvanı alır, bir fiziatristin (yani ftr ihtisası yapmış doktorun) gözetiminde hastayla uğraşır. tedavi uygulama yetkileri yoktur.

2-psikologlar: bunlar da 4 yıllık fen edebiyat fakültesi mezunudur. psikolog da olur, rehber öğretmen de olur. ilaç yazma, ilaçla tedavi etme ruhsatları yoktur. bunlara da ekseriyetle doktor denir.

3-diş hekimleri: diş hekimleri 5 yıllık diş hekimliği fakültelerinden mezun olurlar. dr. ünvanları yoktur, dt. ünvanları vardır. uzmanlık (yani doktora) yapınca dr. dt. olur ki buradaki dr, phd'nin dr'sidir. diş doktoru gibi yanlış bir kullanım hale ülkemizde yaygındır. diş hekimlerine dişçi demek ne kadar yanlışsa diş doktoru demek de o kadar yanlıştır.

4-diyetisyen: bunlar 4 yıllık beslenme ve diyet mezunu kimselerdir. diyet önerebilir fakat bir metabolizma ve endokrin uzmanı olmadan yazacağı diyetlerin hepsi faso fisodur. insan fizyolojisine ve kilo yapan durumlara hakim değildirler.

5-eczacılar: en sık yetki gaspı yapan meslek grubudur. sadece ilaç hazırlama ve muadil ilaç önerme yetkisi olmasına rağmen genelde kendilerine gelen hastalara ilaç da verirler, tedavi ettiklerini de düşünürler. halbuki mide ağrısına ppi vererek bazı zamnalarda erken endoskopi yapılmasını engeller, mide kanserin müdahale edilemez duruma gitmesine sebep olurlar. ben şimdiye kadar bir doktora danışın diyen eczacı görmedim.

daha çok örnek var say say bitmez.
hastane hademeleri. tek geçerim. maşallah tüm hastalıkları biliyor elemanlar. *
(bkz: aşk doktoru)
(bkz: revir çavuşu)
Özellikle stajerler ve hemşireler bu gurubun mensubudur .
herbalistler.son dönemde iyice bokunu çıkartmışlardır.