bugün

insan mahi hülyalarda hayatın tokatlarindan anca korunur. cünkü hayatın her tokati kişiyi kabristana daha cok yaklastirir.

ancak ve ancak kişi uykunun derin ve sefkatli kollarına birakirsa kendini seni öldürmek ve kabristana yolcu etmek isteyen hayattan kacabilir.

ama kaç kaç nereye kadar be arkadasim?

uyu uyu nereye kadar uyu?

oblomov bile uykudan bezdi de tekrardan hayata kostu.

işte bu yuzden dolayi kişi ayakta uyarak kaderin sillerinden, zalimin zarta zurtasindan, avuc acmaya degmeyecek yangin yerindeki ciziltilardan korunmak için ayakta uyur.

'hey sen beni kiramazsin sen sadece bir hayalsin gözlerimi kapatinca yok olacaksin. ben şimdi boktan bir iett otobusunde değilim ben alaskada balik tutuyorum'

' bak bana kazik atmaya calisiyorsun ama ben mister lie pinpon oynuyorum sen gercek bile değilsin. beni nasil incetebilirsin ki'

diye direnişler gösterir.

ama işte amasi var amigo.

her boku bilen atalarimiz ne demiş:

'hayal ile yasayan kazurat ile mefta olur'

atalar bir boktan caktiği yok tabiki.

ates olmayan yerden duman cikmaz diye abidik gubudik sözler söyler.

aman herneyse durmak yok uyumaya devam...

zaten bir rüyadan elbette uyanacağiz.

ama bunlara ne kafamizi yorucaz.

lechayim anasini satayim....
güncel Önemli Başlıklar