bugün

yol düşleri gördüm
yolda düşler gördüm
yoluma seyyalelerin dizildigini gördüm
anamın ağladığını babamın dişlerini sıktığını gördüm
muradımı göremedim

geceyi gece içinde gördüm
gecenin koynunda boğazlanan sığırlar gördüm
gece kadar karanlık kuyular gördüm
kuyulardan güneşlerin doğduğunu gördüm
muradımı göremedim

genç kızlar gencecik kızoğlan kızlar gördüm
gencecik kızların ellerinde bıçaklar
elleri kanlı gözleri kanlı gözyaşı döken kadınlar gördüm
sıra sıra saçlarından asılmış kadınlar gördüm
muradımı göremedim

kanlı gömlekler iç içe odalar gördüm
odalar içinde alınmamış muradlarıyla kızlar gördüm
suretler gördüm birbirine sevdalı
bahçevanlar bezirganlar dilenciler gördüm o'nu görmüş
muradımı göremedim

konaklar gördum kederinden yıkılmış
zindanlar gördüm saraylardan bahtlı
zindanlardan ikbale çıkan yollar gördüm
kederli kocalar dünyadan geçmiş kadınlar gördüm de
muradımı göremedim

mısr-ı kadimi gördüm; muradına ermiş
ırmakların cennet kolunu gördüm; şen akar
babalar gördüm; gözyaşları şifa verir olmuş
evlatlar gördüm bin yıllık suçları bağışlanmış
muradımı göremedim

kocamış bir kadın gördüm
atlas libaslardan nilüferlerden elmaslardan geçmiş
alnında anasından kalma bir gülün kızıllığı
bir itiraf kadar genişleten, bir sızı kadar su olup akan
bir güzel adam gördüm sırtı kadına dönük
döndüğünde dünya onunla dönüyordu
narlar kırılıyor kaplanlar ırmağa iniyordu

neydi muradım?..