bugün

akıldan geçen kişi * hakkında bir sürü kötü özellik sıralandıktan sonra içses;
"ee, ne oldu şimdi? onu artık sevmiyo muyum,soğudum mu sanki!" diye bi özeleştiri yapar.

kalp ise, * malum kişinin yüzü hatırlanınca hıphızlı atar. iç sese gereken cevap verilmiştir.

-herkesi ezen tavırları var o çocuğun bi küçük gören bakışları..
-umrunda bile olmazsın onun..
-onun işi yok seni saçma derecede derin duygularınla.
en son da çaresizlikle;
-o pis okul tuvalatinde her tenefüs fosur fosur* sigara içiyo!!
ee.. yine de onu istiyosun..
ben yineden seni istemiyorum diye cevap verilesi cumle.
hüzünlerin duygularla çatışıp, özlemlerle buluştuğu bir şiir.

bir el istiyorum başımda...

saçlarıma dokunsun istiyorum, tüm bedenimden söküp alsın yalnızlığımı tılsımıyla...
bir el istiyorum dokunsun saçlarıma yumuşacık ve alsın tüm donuklukları usulca.

bir göz istiyorum gözlerimde...

anlamsız bakan gözlerimin içini görsün,
hala arkalarda kalmış ışık huzmelerinin içine dalsın,
çıkarsın tüm umutlarımı eski sandığın içinden,
açsın da ışığı ile umut olsun yollarıma,
yolum olsun yordamım olsun istiyorum...

bir omuz istiyorum...

başımı yaslayıp uzun uzun ağlayabileceğim..
yıllardır biriktirdiğim hüzün tanelerini tek tek dökebileceğim bir omuz...
ona yaslanınca her şeyi unutmak istiyorum, sıcacık olmak...
içimi huzur kaplasın, hiç konuşmadan saatlerde orada kalmak , hiç konuşmadan anlaşılabilmek istiyorum...

biliyorum ne de çok şey istiyorum...
bunların sadece puslu bir hayal olduğunu da biliyorum...
seni bende var edişimi, aslında sadece bende olduğunu, aslında sadece bir hayal olduğunu çok iyi biliyorum...
ama yine de seni çok özlüyorum, yine de çok üşüyorum ve yine de seni istiyorum...