bugün

şu rivayeti hatırlatır:

Osmanlı’nın son demlerinde Van’daki okullar kışa girerken yakıtsız kalmış. Vali hazretleri istanbul’daki “Maarif Nezareti Celilesine” resmi bir yazı göndererek “yakacak parası” istemiş. Yakacak olarak da bölgede kömür bulunmadığından “tezek alınacağı” bilgisini, gönderdiği resmi yazıya eklemiş. istanbul’daki nezaret kalemi tezeği bilemediğinden cevabi bir yazı yazmış.“Tezek nedir, bölgedeki miktarı ne kadardır? Enerji kalorisi kaçtır?”

Bunları bilecek ki şehre ne kadar yakacak parası göndereceğine karar verecek. istanbul’un Anadolu gerçeklerinden bu kadar habersiz olması Vali Bey’in canını sıkmış. Postaneye koşup, bizzat telgraf makinesinin karşısına geçmiş ve istanbul’a hak ettiği cevabı vermiş.

“Tezek boktur. Miktarı çoktur. Kalorisi yoktur.”