bugün

kişiyi umutsuzluğa sürükleyen mühim olaylardan bi tanesi, bir gün öncesine kadar içi mutluluk ve sevgiyle doluyken.o minnacık şeyin hayatı boyunca çekmek zorunda olduğu çaresiz laneti düşünmek..bu gerçek acıdır.
amelie'deki ressam gibi..

edit: ama cam bebek olmadığını öğrenmek, öyle sanarken, işte asıl mutluluk budur gözlerden yaşları salıveren..
9 ay boyunca beklemişsindir onu. belki de ilk kardeşindir. hep hayaller kurmuşsundur beraber koşarız, piknikte top oynarız diye. sabırla beklemişsindir doğumu ve biraz da korkuyla belki. garip bir histir bu. ama bi kaç saat sonra doktordan o acı haberi alınca bu garip his yok olur. artık kesin bir his vardır içinde, yıkılmışındır. geriye çok da bişey kalmamıştır artık teselliden başka. buna da alışırız atlatırız dersin kendine...

ama bundan sonra olabilecek çok güzel birşey de vardır:
(bkz: kardeşinin aslında cam bebek olmadığını öğrenmek)