bugün

terli terli su içmeyin.

edit: ulen nereye kaçtın başlığı açıp?
(bkz: çalışmak)
karşıdan karşıya geçerken önce sağa, sonra sola, sonra tekrar sağa bakın.
beytepe'de kalmayın. her sabah 1 saat yol çekersiniz.
öncelikle yeni kazanan gençlerimize "iyi bok yediniz." demeyi kendime borç bilirim. harbiden öyle bir bok yediniz ki bunu anlayana kadar dönülmez akşamın ufkuna geleceksiniz.

efendim öncelik ben stajyer dokrorunuz olarak tıp fakültesinde idrar örneğinden daha değerli fakat kan yaymasından daha değersiz bir durumdayım. bugünkü oryantasyonumuzda ise size kendi derecenizi bulma onurunu tattıracağım. oryantasyon demişken bir hacettepeli olarak böyle sikimsonik terimlere alışın, anlamını bilmeyin sadece ezberleyin.

öncelik okulda ilk gününüzün adı "önlük giyme töreni". burada egonuz şeytanı kıskandırır bir noktaya çıkacak ve bir kısmınız yanlışlıkla acil servisin yolunu tutacak, aman diyeyim kendinizi frenleyin, klinik hocalarının anı malzemesi olmayın.*

ikinci ve üçüncü gününüzün bir kısmı da böyle pohpohlama ile geçerken birden biyokimya, tıbbi biyoloji, organik kimya gibi dersler ile karşılaşacaksınız. her hoca ayrı bir kitap tavsiye edecek, her hoca farklı bir çalışma sistemi önerecek. bilmeniz gereken ihtiyaç duyacağınız her kaynağın öztürk kırtasiye ve arzu kırtasiye' de olduğu ve hiçbir kitap almamanız gerektiği. çalışma sistemine gelince birinci sınıfta - ki bu tabir yerine birinci dönem kullanılır - 2 ayda bir sınav olduğunuzu göz önünde bulundurun ve son iki haftaya kadar notlara dokunmayın. derslere devam zorunluluğu da olmadığı için ankara' yı ve hacettepe' yi tanımaya çalışın.

arkadaş ilişkilerine gelince, arkadaşlarınız seçilmiş durumda, bunu kafaya takmayın. numara sırasına göre laba, ihu' ya, sty' ye girdiğiniz için dönem bir boyunca en yakın arkadaşlarınız onlar olacak. bir süre sonra aslında numara sıralı listenin burçlar kadar doğru olduğunu idrak edeceksiniz çünkü bu takıldığınız arkadaşlar ile birçok ortak nokta bulacaksınız.

facebook, msn gibi sosyal ağlar hacettepe tıp' ın vazgeçilmezidir. arkadaşlarınızın çoğunu ilerleyen yıllarda oradan tanıyacaksınız, msn' den ödev yapacak, sınav yerlerini facebook' tan öğreneceksiniz. hatta sınav soruları ve geçme kalma duyuruları bile facebook' tan yayınlanacak ve siz okula gitmenin gereksizliğine kendinizi iyice inandıracaksınız.

ilk yıllarda dolup taşan amfi daha sonra bir grup geek' in eline kalacak ve asıl buluşma noktanız kütüphane olacak. en güzel muhabbetler burada yaşanacak hatta yeni aşklar bu sessiz ortamda atılacak utangaç bakışlar ile filizlenecek. ancak dönem birden itibaren kütphaneye takılmayın, boşuna masa işgal edip küfür yemeyin. dönem 2' yi hatta 3' ü bekleyin.

yemekhane yemeklerine bel bağlamayın. yemeklerin üst üste 3 gün güzel çıkması imkansızdır. orman kebabı, soğan çorbası, havuç kavurma gibi dünya mutfağından seçme lezzetlere açık olun ya da yurtlar sokağını deneyin. ya da daha iyisi okula hiç gelmeyin.

sözlerime burada son verirkene ne gibi bir bok yediğinizin farkında değilsiniz ya en çok beni bunun üzdüğünü bilin.

* böyle bir olay gerçekten yaşanmış okula yeni başlayan bir öğrenci acilin yolunu tutmuş ve hasta başından gördüğü hocaya hastanın neyi olduğunu sormuş hoca bol tıbbi terimli bir açıklamanın ardından öğrencinin mala bağladığını görünce sen kaçıncı sınıfsın demiş. okula yeni başladığını görünce ise " uf olmuş evladım, haydi dersine" demekle yetinmiş.
ilk birbuçuk yıl piç takılın. bol bol ortamlara akın için sıçın sevişin. 4. dönemden 12. döneme kadar ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan gelecektir.
atilla bozkurt ile geçinin. ülkemin en iyi farmakoloğu olmakla birlikte pek bi zorludur.
Bıktırır, usandırır, üniversite hayatı yaşatmaz. Kampüsü de kampüs değildir zaten: her an bir hasta yakını yolunuzu kesip onkoloji hastanesinin nerede olduğunu sorabilir. Yemekhaneye giderken, kütüphane binası arkasına kurulmuş apaçiler bir sigara isteyebilir. Sıhhiye köprü altından hızını alamayıp kampüs iç yollarına dalmış bir gececi şahin/doğan la karşılaşabilinir. Şaşırmayınız efendim.
Bitmez Gibi görünür ama çoğunluk da bitirir. Rahat olun o yüzden.
Gerçi rahatlığın bokunu çıkarırsanız garanti bitmez. Ortasını bulun işte canım!